Chatbotlar Perakendeyi Nasıl Değiştiriyor?

Perakende sektöründe chatbotlar, müşteri sorularını yanıtlama, ürün önerileri sunma, sipariş alma ve hatta satış sonrası destek sağlama gibi birçok görevde kullanılıyor.

Müşteri deneyimini dönüştüren yapay zeka çözümleri ile perakende sektörü yeni bir dönem yaşıyor.

Yapay zeka teknolojilerindeki hızlı gelişmeler, perakende sektörünü de kökten değiştiriyor. Bu dönüşümün en önemli aktörlerinden olan chatbotlar, müşteri deneyimini kişiselleştirerek ve iş süreçlerini optimize ederek sektörü yeniden şekillendiriyor.

Perakende sektöründe chatbotlar, müşteri sorularını yanıtlama, ürün önerileri sunma, sipariş alma ve hatta satış sonrası destek sağlama gibi birçok görevde kullanılıyor. Bu sayede işletmeler maliyetlerini düşürürken, müşteri memnuniyetini ve satışlarını artırabiliyor. Yapay zeka teknolojilerindeki gelişmeler sayesinde chatbotlar daha da akıllı hale gelip, müşterilere daha doğal bir etkileşim sunma konusunda hızla iyileşiyor.

İlgili Makaleler

Ne Gibi Avantajlar Sağlıyor?

Perakende sektörünün uzun zamandır aradığı yeni dönüşümün mimarı chatbotların sektöre yaptığı katkıları anlatan Palamar Teknoloji Kurucusu ve CEO’SU Onur Candan konuyla ilgili olarak şunları söyledi: “Dünya Ekonomik Forumu’nun tahminlerine göre perakende sektöründeki yapay zeka pazarının 2028 yılına kadar 4.84 milyar dolardan 31.18 milyar dolara çıkması bekleniyor.

Chatbotlar, perakende sektöründe müşterilerle etkileşimi otomatikleştirerek ve kişiselleştirerek işletmelere önemli avantajlar sağlıyor. En sık kullanılan kategorileri müşteri hizmetleri, satış süreçleri, pazarlama/tanıtım, bilgi edinme ve kişiselleştirilmiş deneyim şeklinde sıralayabilirim.

Müşteri hizmetleri konusunda 7/24 destek ile başlayarak basit soruları otomatik yanıtlaması, sorun giderme ve sipariş takibi konusunda oldukça hızlı bir şekilde hizmet vermesi müşteri memnuniyeti oranlarını yükseltiyor.

Satış süreçlerinde müşterilerin ilgi alanlarına ve satın alma geçmişlerine göre kişiselleştirilmiş ürün önerileri sunabiliyor. Bunun yanı sıra alışveriş sepetini terk eden müşterilere özel teklifler göndererek satışları kurtarabiliyor. Upselling ve cross-selling tekniklerini kullanarak ortalama sipariş değerini yükseltiyor. Basit ödeme işlemlerini otomatikleştirerek müşteri deneyimini iyileştiriyor.

Pazarlama ve tanıtım alanında yeni ürünler, indirimler ve kampanyalar hakkında müşterilere bildirim göndererek pazarlama bütçesinin düşmesini sağlıyor. Müşteri memnuniyeti anketleri yaparak ürün ve hizmetler hakkında değerli geri bildirimler toplarken, potansiyel müşterileri tanımlayıp lead üretimi yaparak satış ekibine yönlendiriyor.”

Rekabette Öne Çıkmanın Anahtarı: Dijital Dönüşüm

Dijitalleşmenin perakende şirketlerinin iş yapmasının ötesinde varlığını sürdürmesi açısından da büyük önem taşıdığına dikkat çeken Onur Candan, “Müşteri beklentilerinin artmasıyla birlikte tüketicilerin online alışverişe, kişiselleştirilmiş deneyimlere ve anında bilgiye erişime yönelik beklentilerinin hızla yükselmesi, perakendecileri dijitalleşmeye zorluyor.  Bununla birlikte e-ticaret devlerinin ortaya çıkması ve geleneksel perakendecilerin de online kanallara yönelmesi, sektördeki rekabeti kızıştırıyor. Dijital dönüşüm, bu rekabette öne çıkmanın anahtarı haline gelmiş durumda.

Müşteri dijitalleşme ile birlikte yoğun bir iletişim bombardımanıyla karşı karşıya kaldı.  Müşteri saniyeleri sayarak firmadan yanıt almak istiyor, burada yaşanan en ufak bir gecikme ile markadan uzaklaşabiliyor. Bu iletişim sürecinde iyi eğitilmiş personellerle çalışması gerekiyor. Personel sirkülasyonunun yoğun yaşandığı bir sektör olduğu için de yeni personelin eğitimi uyumu derken büyük bir zaman kaybı ve verimlilikte düşüş yaşanması kaçınılmaz oluyor.  İşte bu durumlarda dijitalleşme ve chatbotlar büyük kurtarıcı olabiliyor.

Bir çağrı merkezi çalışanı ortalama 50 civarı soruya yanıt verebiliyor.  Chatbotlarda ise bu rakam kolaylıkla 500’ü buluyor. Şirketler maaşlı çalıştırdıkları bir destek personelinden ya da satış personelinden beklemedikleri beceriyi chatbotlardan bekliyorlar. Fakat teferruatlı bir chatbotu üretmek içeriklerin de belirlenmesi ve konumlandırılması yönüyle birden çok departmanın çalışmasını ve devamında bu içeriklerin güncel tutulması gibi bir çalışmayı gerektirdiğinden yönetilmesi de zor bir alandır. Bu anlamda bizim Palmate olarak bu problemleri çözmek, kolaylaştırmak adına rakiplerimizden önde olduğumuzu da eklemeliyim. Çünkü Palmate’i diğer chatbotlardan ayıran en önemli özelliği, derin öğrenme ve doğal dil işleme teknolojilerindeki uzmanlığı. Bu sayede Palmate, kullanıcıların sorularını daha doğru ve kapsamlı bir şekilde anlayarak, daha kişiselleştirilmiş yanıtlar verebiliyor.  Ayrıca, sürekli öğrenme özelliği sayesinde Palmate, zaman içinde kendini geliştiriyor ve kullanıcı deneyimini iyileştiriyor.” dedi.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu