M2M iletişimleri, hem tüketiciler hem işletmeler için teknolojik dünyada yeni bir fırsat penceresi aralayabilir. Peki nasıl ? M2M teknolojisi bu kadar konuşulmasına rağmen, bu teknolojiyle ilgili neden daha fazla harekete geçilmiyor ?
Machine to machine (M2M) nam-diğer makineler arası iletişim eskiden bilim kurgu senaryolarına konu olurken, şimdi bu yeni teknoloji kullanılmaya hazır hale geliyor. Makinelerin herhangi bir insanın hiçbir şekilde etkileşimi olmadan birbirleri ile iletişimi olan bu yenilik, teknoloji tarihinde bir dönüm noktası olacak. Kullanıcılar, şirketler ve tüm sektörlerin faydalanabileceği bu teknoloji, bazıları tarafından fazlasıyla benimsenip takdir görecek. Kullanım alanının genişliği ve iş modellerinde yarattığı değişiklikler nedeniyle M2M, hem bireylerin hem de şirketlerin hayatını ciddi biçimde değiştirecek. Şu anda en önemli kullanım alanı araç takip sistemleri. Bunun yanı sıra sağlıkta tıbbi otomasyon ve akıllı ev aletlerine kadar sayısız alanda kullanılma potansiyeline sahip ve birçok alanda şimdiden kullanılmaya başlamış durumda. Sayaç okuma, lojistik, finansal hizmetler tarafında POS ve ATM’ler ve hatta yazarkasalar, tarım ve hayvancılık, güvenlik bağlantılı binalar M2M’nin yükseliş gösterdiği alanlar.
“Yapabileceğiniz her şeyi düşünün. Bu, çocuklarınızın dişlerini fırçalamasını kontrol etmek gibi basit bir şey bile olabilir. Diş fırçasının üzerindeki, dişlerini fırçalayıp fırçalamadığını hatta ne kadar süre fırçaladığını belirten bir sensör ile bu mümkün olabilir. Sensörden gelen bu bilgiler daha sonra doğrudan akıllı telefonunuza gönderilebilir” diyor Cisco UAE’nin Genel Müdürü Rabih Dabboussi.
Dabboussi’e göre bu teknoloji, Cisco’nun ‘Internet of Things’ diye adlandırdığı kavramın bir parçası. Tüm internet üzerinden birbirine bağlı milyarlarca aygıtın, herhangi bir insan müdahalesi olmadan birbiriyle konuşması ve işlem yapabilmesi anlamına geliyor. Dabboussi, çevresinde ne olduğunu tespit edecek ve bu tespitleri diğer makinalara bildirecek akıllı evler ve arabalardan bahsediyor.
Dabboussi, ancak bunun hala tam olarak hayata geçmediğini ve kurgusal bir bilim olduğunu da itiraf ediyor. Çünkü bu fikri gerçekleştirmek adına gerekli olan sensörlerin fazla maliyetli olması durumu zorlaştırıyor. Daha da fazlası bataryalarının da içinde yer alacağı Wi-Fi ya da bir 4G çipiyle internete bağlı olması gerekiyor. Ve pil teknolojisi hala gelecek için öngörülen düzeyi yakalayamadığından, akıllı evler ve arabalar için bu fikir hala uzak gibi görünüyor.
M2M teknolojileri aslında bugün geliştirilme aşamasında. Dabboussi, Orta Doğu’daki örneklerin çoğunlukla petrol ve gaz endüstrisinde bulunabileceğini söylüyor. Fakat, Huawei Orta Doğu Başkan Yardımcısı Pan En’e göre, M2M diğer bölümlerdeki iş dallarına da yayılıyor. Ulaşım, lojistik, enerji ve perakende bu teknolojiyi erken benimseyen sektörlerden. Bir çok M2M uygulamaları, bugünlerde yatırımların gelişmesinde, hizmet verimliğini arttırmak, faaliyet giderlerini azaltmak, enerji tüketimini azaltmak ve müşterilere daha hızlı yanıt vermesi açısından önem kazanıyor.
Elektrik şirketleri şimdilerde, evlere personel göndermek yerine ölçümleri tele-ölçüm sistemleri ile okuyor. Doktorlar hastalarının durumlarını, hastaneden kontrol etmek yerine, evlerinde hastalara bağlı olan tüketici cihazlarını kullanarak 7/24 hastalarının durumlarını monitörden izlemeye başladı bile. Araca bağlı ekipman ile otomatik olarak en yakın park alanı görüntülenecek. Akıllı evlerdeki sensörler, pencereleri ve monitör güvenliği kapatmak gibi, yardımcı programları kapatacak.
M2M’in uygulama ve yaygınlığının önümüzdeki yıllarda genişletileceğine kesin gözüyle bakılmasına rağmen, M2M’in emekleme dönemindeki bir teknoloji olmadığı da bir gerçek. Peki M2M teknolojileri için bu durum nasıl ilerliyor? Oracle, Technology and Gulf Cluster Leader’ın başkan yardımcısı Fadi Abdulkhalek’e göre, M2M ile yeni hizmetler sunulmasıyla, bu konsept pazar içerisinde daha fazla boy göstermeye başlayacak. M2M ile mümkün hale gelen bir şeyin tadını aldıktan sonra, C-düzey yöneticileri (CIO, CEO, CFO, CTO, COO gibi) rekabette avantaj sağlamak için bu teknolojiyi tecrübe edecekler.
“Oracle, geçen yıl, ‘M2M’in benimsenmesi’ konusunda Beecham Research’ün bir anketine sponsor oldu. Bu ankette, C seviyesinde katılımcıların %70’inden fazlası, M2M uygulamalarının yeni hizmet ulaştırma ihtiyacıyla yön aldığını söylerken, %45 kadarı da M2M’in işlemsel etkinliği artırmak ve masrafları kısmak için kullanıldığını söylüyor. M2M çözümlerinin kurumsal olarak amacı her zaman şirketin ürünleri ve hizmetleri için pazarda yeni farklılaşmalar yaratmaktır.” diyor Abdulkhalek.
M2M’in operasyonel vermlilik ilerlemesi ve maliyetleri kesmesiyle alakalı büyük ölçüde bir anlaşmazlık var. Şirketler gerçekten de yeni hizmetler sunmak adına M2M kullanmak istiyorsa, Dabboussi’nin bu hayalleri gelecek için de çok uzak olmayabilir. Dahası, şirketler git gide M2M’in ne kadar yararlı olduğunu sınayacak ve kendilerine uygun olanını takip etmeye başlayacak. Orta Doğu ve Afrika Tech Mahindra’nın başkan yardımcısı Girish Bhat, M2M pazarının önümüzdeki 10 yıl içinde muazzam şekilde büyüyeceğine inanıyor.
“2022’ye kadar küresel olarak, bugün ki 2 milyar bağlantıdan 18 milyar M2M bağlantısına ulaşacak. Bugün M2M hesapları, hücresel bağlantıların aşağı yukarı yüzde 2’sine tekabül ediyor. Bu 2022’ye kadar yüzde 22 olacak. Teknolojinin farklı yönleriyle bir dizi etrafına yayılmış olacak. Başka bir deyişle, herkes eylemin içerisine dahil olacak.
“2022 yılında en büyük sektörü; ısıtma, havalandırma, klima (HVAC) ve güvenlik sistemlerinin olacağı tüm bağlantıların yüzde 37 ile akıllı binalar olacak. Bağlantıların yüzde 32’lik payıyla ikinci büyüğü ise, oyun konsolları, müzik çalarlar, fotoğraf makineleri ve beyaz eşyaları içeren tüketici elektroniklerini kapsayacak. Bunu yüzde 10’luk payı ile hizmet programları ve yüzde 8 ile otomotiv takip edecek. 2022’de bağlantıların yüzde 73’üne tekabül edecek olan kısa dönemli teknolojiler M2M’e hakim olacak.
Fakat hala, bu tahminlerin önünde bazı engeller var. Bunlardan biri, M2M’in benimsenmesinin yaygınlaşması; bu da telekomünikasyon şirketinin kendi ağlarındaki artacak kablosuz trafiği temin etmesine bağlı. Bununla birlikte, “Eğer bu teknolojilere güveneceksek, operatörlerin bant genişliğini temin edebilmesi gerekli” diyor Ericsson’un İletişim Hizmet Uygulama, Hizmet Hattı Gelir Artışı Başkanı Jean-Luc Scherer. Bazı endüstriler için, operatörün fazla müdahalesi olmadan, doğrudan servis sağlayıcıları ve iletilmiş M2M çözümleri ile çalıştığını söyleyen Scherer, “ Verimlilik, güvenilirlik ve güvenlik; operatörün rolünün giderek önem kazanmasında hepsi birer anahtar. Ayrıca, provizyon ve provizyon öncesi ölçeklendirme ya da yeniden düzenlenmesi daha önemli olacak.” diyor.
Ayrıca önemli olan diğer bir şey, telekomünikasyon şirketleri, bir bağlantıdan menfaat sağlayabileceğiyle ilgili ağ toplumunun önemini öğrenmiş olacaklar. Güvenli ve verimli şekildeki bağlantının sağlama ve yönetilmesi, ağ toplumunun vizyonundaki yaşam tarzı gelişmeleri, sürdürülebilirlik kazanmak ve süreç iyileştirmeleri elde etmek için de bir anahtar olacak.
SmartWorld’un telekom operasyonları ve yönetim hizmetleri lideri Anurag Verma, bunu kabul ediyor. Ayrıca, O da, operatörlerin, onların gelecekte en büyük sürücülerinden biri olacağından bahsederken, M2M’ye olan ilginin giderek artması gerektiğini söylüyor.
“Bir endüstri açısından, telekomünikasyonu bir anahtar olarak görüyoruz. M2M’nin telekomünikasyon endüstrisini, gelecekteki gelir oluşumu için hayati bir hizmet sunması gibi görüyoruz. Temel altyapı sahibi ve işleticisi olan telekomünikasyon grupları tarafından bir hizmet olarak sunmak için hızla bir servis katmanı ekliyor “diyor Verma.
Abdulkhalek’e göre, yarı iletken üreticileri, algılama cihazları ve ağ geçidi üreticileri, ağ donanımları sağlayıcıları, telekomünikasyon operatörleri, bağımsız yazılım satıcıları ve daha bir çok paydaş arasında yayılarak, tamamen yeni bir değer zincirini kapsayan bir oluşum meydana gelebilir. Ayrıca Dabboussi gibi insanların sözlerini bilim kurgu çığırtkanlığı gibi düşünenler, sonra onların konumlarını bu pazar büyüdükçe yeniden gözden geçirmek isteyebilir.
En iyi M2M örnekleri
M2M teknolojisinin henüz çok başındayız. Şimdiye kadar farklı şirketler tarafından bu alanda sunulan ilginç servis ve ürünler oldu. İşte bu teknolojiye dünyadan birkaç örnek.
Temizlik firması, M2M teknolojisi ile karbondioksit salınımını %28 azalttı
Temizlik uzmanı Zenith Hijyen Grubu, TomTom’un filo yönetim teknolojisi sayesinde, yıllık karbondioksit salınımını neredeyse 600 ton kadar azalttı. Zenith, 119 araçtan oluşan filosuyla, bir gün içerisinde yaklaşık 1000 teslimat yapıyor. Verimli ve çevreci mantığı sürücülerine yerleştirmek amacıyla, şirket TomTom’a ait izleme, navigasyon ve ecoPLUS cihazlarını filosundaki tüm araçlara kurmaya karar verdi.
M2M hizmeti üzerinden internete bağlanan teknoloji, Zenith’in araçların nasıl kullanıldığını ve yakıt tüketimini takip etmesine olanak sağlıyor. Sonuç olarak da Zenith, resmi açıklamaya göre hız yapma olaylarını en aza indirgemiş ve verimli bir filo işletmesi sağlamış durumda.
Global sürdürülebilirlik konusunda yapılan bir çalışmaya göre, Zenith firması CO2 salınımını 61 kamyonluk filosu genelinde %28 oranında azaltmış. Bu da, 597 ton CO2’ye veya 1000 kamyonun 300 kilometrelik bir yolu gidip gelmesine eş oluyor.
Kore Wireless M2M başlangıç kitini tanıttı
Kablosuz ağ sağlayıcısı Kore Wireless, geleneksel tedarikçilerin aksine, geliştiricilerin hacmi ve sözleşme periyotlarını üstlenme zorunluluğunu ortadan kaldırarak, M2M donanım ve uygulama geliştiricilerini desteklemeyi amaçlayan M2M başlangıç kitini piyasaya çıkardı. Bu kit, 500’den fazla global operatöre erişimin yanında, ağ ve ofis desteği de sunuyor.
M2M başlangıç kitinde, bir adet önceden tanımlanmış yığınsal veriye ve üç aylık SMS planına sahip Kore Wireless SIM kart, Kore’nin M2M yönetim portalı PRiSM’e erişim, kullanım izleme ve cihazlarda sorun bulma özellikleri bulunuyor.
RAC, yeni araç içi telematik sistemiyle M2M’e geçiyor.
İngiliz araç sigorta firması, uzaktan arıza tespiti için bağlantılı cihazlar kullanmaya başladı. Firma, bir bozulmaya sebep olmadan önce, araçlarda oluşan arızaları tespit eden yeni bir telematik cihazı çıkarttı. RAC Advance erken uyarı sistemi, bir kibrit kutusu büyüklüğünde ve direksiyonun altındaki kısma takılıyor. Böylece akünün bozulması, bitmesi, alternatör
sorunları, fren aşınması veya dizel motor filtrelerinin tıkanması gibi arızalar takip edilerek, yaşanmadan önlenmiş oluyor. Cihaz aynı zamanda, normalde motor yönetim sistemlerinin denetlediği, düşük yakıt, emisyon seviyeleri ve gaz pedalı sorunlarıyla da ilgileniyor.
Bu bilgiler, aracın konumuyla birlikte bir 3G mobil bağlantı üzerinden RAC’a gönderiliyor. RAC yanıt ekibi de derhal sürücüyü muhtemel soruna dair e-posta, SMS veya telefon aracılığıyla bilgilendirip, tamir önerisinde bulunuyor. Bu türden tespit imkanı şimdiye kadar yalnızca ticari araçlarda veya son teknoloji arabalarda bulunuyordu. RAC Advance aynı zamanda ciddi bir kaza durumunda, kurtarma hizmetine de uyarı gönderiyor ve sürücü için kaza kaydı tutarak, muhtemel sigorta karşılama durumunu aydınlatıyor. Cihaz, 2013 içerisinde tüm mevcut ve yeni RAC müşterilerinin kullanımına sunulacak ve aynı zamanda müşterilerin kendi sürüş yetkinliklerini gözlemesini ve yakıttan tasarruf etmelerini sağlayacak. RAC’nin araştırmasına göre, daha çevreci bir sürüş alışkanlığı ile, birçok sürücü %15’e kadar yakıt tasarrufu sağlayabilecek.