EMC’nin Avrupa, Ortadoğu ve Afrika (EMEA) Başkanı Adrian McDonald, 2014 yılında büyük teknoloji trendlerinin ne olacağı, beklenen değişiklikler ve EMEA’daki işletmeleri etkileyecek konular hakkındaki tahminlerini paylaştı.
IT bütçeleri dijital müşteri deneyimi konusunda uzmanlaşmak için artacak
Bilgi çağının bir sonraki evresinde tüm işletmeler- hatta geleneksel, alışılagelmiş ürünlerin ticaretini yapanlar bile- özellikle bazı durumlarda, kendi iş faaliyetlerinin yanında birer bilgi işletmesi olduklarını keşfedecek.
Eskiden “back-office”, yani müşterilerle ilişkisi olmayan idari bir departman olarak görülen ve sıklıkla bütçe kesintilerinin hedefi olan IT, günümüzde işletmelerin faaliyetlerinin temel unsurlarını gittikçe daha çok destekliyor: pazara giriş şekillerini, rakiplerinden farklılaştıran özelliklerini, müşterilerin tercihlerine göre güzergah belirlenmesini ve marka değerinin özünü.
İster bir çiftliğiniz ister bir oyuncak fabrikanız ya da tekstil imalathaneniz olsun, IT’nin ürünlerinizin müşterilerinize ulaştırılmasındaki rolü 2014’te artacak. Hatta bazı işletmeler için, IT şimdiden bütün yönleriyle bu rolünü artırmış durumda. Bu işletmelerde IT, hem markayı hem de tüm işletmeyi temsil ediyor. Borsanın ya da perakende satış yapılan bir internet sitesinin üzerinde çalıştığı teknoloji altyapısıyla doğası gereği oluşan bağı düşünün: Yenilikler de ve ne yazık ki gecikme süreleri gibi aksaklıklar da müşteriler tarafından anında görülebiliyor.
2014’te değişimin hızı daha da artacak: İşletmelerin başarısı her geçen gün daha çok, teknolojisi ve yaptığı stratejik IT yatırımlarıyla ölçülecek. İşletmeler bilgi-merkezli hale geldikçe de, müşterileri de bilgi merkezli olacak ve bu da müşterileri hiç olmadığı kadar güçlü kılacak. Örneğin, günümüzde perakendeciler ve toptancılar müşterileri için mal sevkiyatı yaparken, müşterileri sevkıyatı adım adım izleyebiliyor; imalatçılar da mobil bir uygulama üzerinden müşterilerine satın almak istedikleri ürünlerin özelliklerini doğrudan tercihlerine göre belirlemeleri için olanak sağlayabiliyor.
CIO’lar dijital müşteri deneyiminin rekabette öncelikli mücadele konusu olmaya başladığının bilincinde ve buna bağlı olarak da IT bütçeleri birinci sınıf, akıllı ve çevik bir dijital müşteri deneyimi sunmak için iki katına çıkarılıyor.
İşletmeler IT’nin birim maliyetini büyük miktarda düşürmek için Bulut’u kullanacak
Bulut Bilişim şüphesizdir ki rüştünü ispatladı ve 2014’te işletmeler bulutun beraberinde getirdiği maliyet avantajları ve çeviklik konusundaki zengin potansiyele yoğunlaşmak isteyecek. Ancak bu potansiyelin önünde her CIO’un başını ağrıtan üç geleneksel unsur var: güvenlik, mevzuatlara uyumluluk ve iş devamlılığı. Bu üç unsur dijital ekonomik büyümede kritik önem taşıyan sınırlayıcı faktörler olma yolunda. Basitçe söylemek gerekirse, bu üç faktöre yönelik bulut ortamda herhangi bir etkin müdahale planı ya da kapsamlı bir çözüm oluşturma girişimi görmüyoruz, halbuki bu üç faktör hiçbir işletmenin üstesinden gelememeyi göze alamayacağı zorlukları temsil ediyor.
Ancak, bu engellerin üstesinden gelindiğinde Bulut’un maliyet ve çeviklik avantajlarından başarıyla yararlanılabilecek.
Bunun ötesine geçilip, 2014’te işletmelerin yalnızca yüzde 4’ünden azının IT iş yüklerini açık bulut ortamına taşıyacakları -özel ve karma bulut platformlarının gelişimine daha çok odaklanılacak- da göz önünde bulundurulduğunda, başarılı işletmelerin IT’nin birim maliyetini yüzde 38’in de üzerinde düşürmek ve aynı zamanda yeni uygulamaların sistemlere konuşlandırılma süresi için gereken ortalama süreyi yüzde 20’nin üzerinde azaltmak için Bulut’u kullanacağını öngörüyoruz.
Maliyetlerdeki bu düşüş ve çeviklikteki bu artış IT’yi özgür kılacak ve IT kendi hizmet kapsamı dışında da yeniliklere imza atarak ve işletmeyi bulut altyapısını kullanan yeni hizmetlerle destekleyerek, gelirleri ve büyümeyi artırmaya yardımcı olacak.
İşletmeler şimdiden topladıkları bilgilerden faydalanma yolları bulmaya ve gelir akışı elde etmeye başladı: birçok cep telefonu operatörü abonelerinin bilgilerini güvenli bir şekilde bir araya getiriyor ve bu bilgileri işlerinin diğer dallarında gelir elde etmek için kullanıyor.
IT odaklı markalar daha korunmasız olacak, o nedenle buna uygun davranılmalı
Bilgi ve bilişim teknolojilerinin sıklıkla kullanan işletmeler büyük fayda elde ediyor, ancak markaları ne kadar çok IT odaklı olursa, o kadar korunmasız ve risk altında olabiliyor.
IT’nin dışarıdan görünürlüğü ve profilinin, ister online perakendecilik ister otomatik hale getirilmiş tedarik zincirleri ya da gerçek zamanlı menkul kıymetler ticareti olsun, birçok sektörün içinde olması her tür kesinti ve aksamanın anında olumsuz bir etki yaratacağı anlamına geliyor. İhaleler kaybedilebiliyor, müşteriler sinirlenip internet üzerinden sıkıntılarını dile getirebiliyor ve kolaylıkla alternatif bir tedarikçi bulabiliyor; hatta hisse senedi değerleri önemli ölçüde düşebiliyor. Yakın tarihimiz bu ve benzeri olumsuz durumlarla dolu…
2014 senesinde, işletmelerin hangi risklerin uygun ya da kabul edilebilir olduğunu düşünmeleri ve pazara ürün/hizmet sunumunda kullanılan sistemlerini de uygun şekilde yapılandırmaları gerekiyor.
Çeviklik IT’de en değerli varlık haline gelecek
Gelişmiş bağlanırlık özelliğine sahip; her yerden her zaman erişimli bilgi işlem sistemlerini ve mobil cihazlarını içeren; hızla ölçeklenebilen bulut bilişimi içeren ve Büyük Veriye erişimi (analizin) mümkün kılan Üçüncü Platformun ortaya çıkışıyla işletmeler de yapı değiştiriyor.
Sistemlerin yaygın şekilde kullanılabilirliği ve ürünün/hizmetin pazara sunulma süresinin kısaltılabilmesi tüm alanlarda rekabetteki dinamikleri değiştiriyor. Bu özelliklerin demokratikleştirilmesi ürünleri pazara sunmayı her geçen gün daha da kolay ve hızlı hale getiriyor; ayrıca bir işletmenin kurulum aşamasında alışageldiği üzere sermayeye olan ihtiyaç da her geçen gün azalıyor. Geçtiğimiz birkaç senede işittiğimiz başarı hikayelerini düşünün ( Kickstarter success stories )… Londra’daki Tech City’de yaratıcı ve girişimci düşünce anlayışıyla her gün yeni bir çevrimiçi işletme doğuyor.
Bu bağlamda, bir şirket için pazarda birinci ya da ikinci sırada olması ya da fırsatları kaçırma riskini göze alması çok daha önemli ve belirleyici olaylar olacak. Bir pazarda birinci olmak ya da pazarın alışagelmiş düzenini ilk bozan olmak önemlidir: Şirketler için mevcut iş modelinde değer yaratmak ya da önemli tutarda bir kar elde etmek her geçen gün zorlaşıyor. Bugün, basitçe ifade etmek gerekirse, ön saflarda olmanız gerekir.
IT uyumlu işletmelerin değişime olumlu ve hızlı bir şekilde tepki vermesinde çeviklik kilit rol oynuyor. Bu değişim bir müşterinin değişen acil bir ihtiyacı ya da pazardaki kaymalar olabiliyor. 2014’te işletmelerin fırsatları görüp yakalaması, ihtiyaç duyulduğunda rakipleri onlardan önce davranmadan yaratıcı bir biçimde iş modellerini değiştirmeleri gerekiyor.
Hırslı rakipler ve sistemin düzenini bozan yeni kurulan işletmeler avantajlı konumda oldukça ve sektörleri yeniden tanımladıkça, birçok köklü şirketin pazar payı kaybedeceğini öngörmemiz mümkün.
2014: Üçüncü Platform’un etkisini gerçek anlamıyla ne zaman hissetmeye başlayacağız?
Bir CEO “Yeni ürünümüzle pazardaki X rakibimizi yenmemiz lazım.” dediğinde, sunucuların konfigürasyonunun yapılması ve kaynakların hazırlanması için gerekebilecek 3 aylık geciktirici bir süreye yer yoktur.
Bu ihtiyaçları karşılamak için, yazılım tanımlı veri merkezleri, 2013 senesinde yazılım tanımlı veri depolama çözümlerinin pazara sunulmasının da verdiği güçle 2014’te de egemenliğini sürdürecek. Yazılım tanımlı veri depolama çözümleri ile uygulamalar daha zengin ve güçlü hale getirilebiliyor. Bu çözümler geçmişte sarmal, güçlü ve modern uygulamalar için gereken büyük miktarlarda verileri taşırken karşımıza çıkan kısıtlamalardan bizi kurtarıyor. Gelecek yıl, daha çok işletmenin bu özelliklerden yararlanacağını ve özellikle de daha çok şirketin yakınsanmış altyapıları benimsediğini göreceğiz.
Bu da IT’nin Üçüncü Platformuna -gelişmiş bağlanırlık özellikleri ve her yerden her zaman bilgi işlem; ölçeklenebilir bulut bilişim ve Büyük Veri’nin bir araya geldiği platform- geçişin devam ettiğini gösteriyor. IDC’nin 2014 tahminlerine göre Üçüncü Platform teknolojisi 2014’te IT için yapılacak harcamaların yüzde 29’unu teşkil edecek ve büyümede yüzde 89 etkisi olacak. Özellikle de bulut bilişime yönelik harcamalar bulut veri merkezlerine yapılan yatırımların katlanması ile yüzde 25 artacak ve 100 milyar USD’a ulaşacak. IDC ayrıca hizmet olarak yazılımda on kat büyüme ve Büyük Veri analizi için gereken araçlara yapılacak harcamalarda da yüzde 30’luk bir artış olmasını bekliyor.
Bu geçişler uygulamaların ve hizmetlerin geliştirilme yöntemleri ile de desteklenecek. Yazılımlarda ve özellikle de uygulama geliştirme modellerinde esneklik çok büyük önem taşıyor. Pazarın düzenini değiştiren küçük işletmeler, faaliyetlerini hızlandırmak için “eski” IT ile engellenmemiş çevik teknikler kullanıyor. Benzer şekilde büyük işletmeler de ürün ve hizmetlerini aynı hızda yenilemek için çalışacak.
2014’te gittikçe artan çevikliğe sahip modellere geçildikçe, flash depolama da daha önemli bir rol üstlenecek. Zira bu teknoloji sofisitike analiz ve etkileşimi desteklemek için veriye daha hızlı erişim gerektiren daha zengin ve daha güçlü uygulamaların kullanımını mümkün kılıyor. Birçok şirket bu alanda sistemlerini modernize ederek, daha üstün performans sunmaya ve büyük veri analitiği gibi yeni uygulama sınıflarını teşvik etmeye başlayacak.