Intel’in IT lideri Kimberly Stevenson, ürün teslimatını hızlandırmak ve verimlilik yaratmak için çalışıyor.
Intel CIO’su ve kurumsal başkan yardımcısı Kimberly Stevenson, profesyonel kariyerini teknoloji içerisine dalmış biri olarak, dünyanın en fazla tanınmış teknoloji firmalarının bazılarında çalışarak geçirdi. Dolayısıyla Stevenson, IT’nin, işleri ve kurumu nasıl dönüştüreceğini çok iyi bilen biri. Aynı zamanda “2013 MIT Sloan CIO Leadership” ödülünün dört finalistinden biri olan Stevenson “Tüm o farklı endüstrilerden gelen bu değişimleri görmeye bayılıyorum ve bunların tümü IT’den geliyor” diye konuşuyor. Stevenson, IT departmanı içindeki işlerin yürütülmesi, teknolojinin gücü ve teknoloji uzmanlarının önemine dair düşüncelerini bizimle paylaşıyor.
İşteki ilk iki yılınıza nasıl yaklaşım gösterdiniz?
Organizasyon içinden geldiğim için organizasyonun ne olduğuna dair iyi bir temele sahibim. Bu çok iyi yürütülen bir IT organizasyonuydu bu yüzden yeni bir mücadeleyi üstlendiğinizde hemen aklınıza şu soru geliyor: “Bu iyi çalışan takımı nasıl daha iyi bir hale getireceğim?” Intel’deki değişen iş bağlamında benim sahiplendiğim yaklaşımım bu. Söylediğim ilk şey; sosyal ağın stratejik itici güç olacağıydı. Birkaç yıl önce bunun işletmelerin iletişim ve işbirliği yöntemlerini nasıl değiştireceğini düşündüm ve IT buna liderlik yapmadığı takdirde organizasyon değişmeyecek. Onu değişimin bir katalizörü olarak destekledim.
İkinci olarak devraldığım stratejiye inandım çünkü onu geliştiren ekibin bir parçasıydım ama onu nasıl daha iyi hale getireceğime ve daha fazla değer eklemesi için ekibi nasıl cesaretlendireceğime bakmak zorundaydım. Bu sebeple hedefleri birkaç yüksek etkili şeye sadeleştirdik ve doğru kültürü inşa etme üzerinde bir odak oluşturduk. Ayrıca ihtimal düşünme, risk alma, müşterileri yaptığımız şeyin merkezine yerleştirme ve tek bir IT olarak davranma etrafındaki tanımları ekledik. Dolayısıyla eğilimi IT’nin yapmaya muktedir olduğu şeylerden müşterilerimizin ne gibi ihtiyaçları olduğunu öğrenmeye dönüştürdük ve bir takım riskleri alarak bunun nasıl yapılacağını ortaya çıkardık. Ardından kültürü güçlendirmek için bu şeyler etrafında bir takım görülebilir semboller oluşturduk. Ödüllendirilen ve tanınan şeyleri değiştirdik; bunları başarmaya çalıştığımız öncelikler etrafında hizalandırdık.
İlk iki önceliğiniz neler?
Bir dönüşümün tam ortasında olan Intel, bağlamını anlamaya çalışıyor. Bunun merkezinde birkaç şey yer alıyor. Birincisi ürünleri pazara daha hızlı çıkarmak zorundayız ve ürün türleri değişim gösterdiğinden ürünlerimizi pazara çıkarma döngüsüne yardımcı olmak bir öncelik. Bunu nasıl yapacağımızla bağlantılı çokça bileşenimiz var. Bu, büyük veri ve ileri düzey analitik kullanımından daha gelişmiş bir bulut sürümü yapmayla bağlantılı inovasyona, bazı uygulama geliştirme araçlarına çeşitlilik gösteriyor.
İkincisi, IT firmanın gelirlerini artırmasına yardım ediyor ve biz bu konuda çeşitli projelerimiz var; söz gelimi saha satış verimliliğini artırmaya yönelik bir proje gibi. Dışa dönük bir çağrı merkezimiz var ve bu çağrı merkezinin nasıl işlemesi gerektiğini tasarlamak için ileri düzey analitikleri kullanıyoruz. Bunun yanı sıra sahada işbirliğini kullanıyoruz; saha satış verimliliğinin toplamını teşvik etmek için müşterilerimizle doğrudan işbirliği yürütüyoruz.
Üçüncüsü, firmanın operasyonel performansını geliştirmekle ilgili ki bu yüzden bizim daha verimli olmamıza yardımcı olan bir dizi teşebbüsü firma genelinde sürdürüyoruz.
Bunlar ileriye yönelmenin üç büyük önceliği ve bunun altında yatan bir dizi IT girişimi yer alıyor.
Teknoloji içindeki kadınlar hakkındaki hikayeleri tweet’lediniz. Sizin meseleye olan yaklaşımınız nasıl?
Bunu çözecek sihirli bir değnek yok. Pek çok şeyin gerçekleşmesi gerekiyor. Kızları STEM’de (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) tutmak zorundasınız. Bir kızı eğittiğiniz takdirde bütün bir aile ve toplumun ekonomisini değiştirebileceğinizi söyleyen araştırmalar var. Dolayısıyla kızları eğitmekle ilgileniyoruz, özellikle STEM alanında. Ardından onları üniversite programları boyunca tutmak zorundasınız.
Bir mühendislik kariyerinin onlar için uygun olduğunu kızların onaylamadığını söyleyen bazı araştırmalar da yaptık. Onlar mühendisliği tren mühendisliği veya onarım mühendisliği gibi düşünme eğilimindeler. Fakat siz bir mühendislik kariyerinin ne olduğunu ve gelir potansiyelini açıklama fırsatına sahip olduğunuzda kızların mühendislik alanındaki bir kariyeri kovalama konusundaki fikirlerini değiştirebilirsiniz. İşte bu yüzden mesleği tüm çocukları, bilhassa kızları eğitecek şekilde teşvik etmeliyiz.
Teknoloji alanına nasıl girdiniz?
Ailemde üniversiteden mezun olan tek kişiydim. 70’lerde Detroit’in kenarında büyüdüm. 1980’de liseden mezun oldum ve hiç iş yoktu. Ailemin üniversiteye gitmemi kabul etmesinin tek nedeni bir işe sahip olmamdı. Sonunda IBM’de staja başladım ve programlamayı öğrendim çünkü çokça işim vardı ve bunların tümü manueldi. Sürekli geç saatlere kadar çalıştım ve dışarı çıkmayı istedim. İşte bu yüzden programlama öğrendim ki bu sayede birçok işi otomatik hale getirebilecektim. Kendi kendimi motive ettim ama belki de doğru neden için değil.
Sizi IT’de tutan neydi?
Benim dönüm noktam birkaç görev sonrasında IBM’in ilk portatif PC olacağını düşündüğümüz şey üzerinde çalıştığı zamandı. Projede çokça zorluklar vardı ama onu tamamladığımızda fazlasıyla gururlandık. “Taşınabilir” olarak adlandırılmıştı, basının her köşesinde yer aldı. Bütün makaleleri topladım ve “İşte bu insanların çalışma biçimini ve toplumu değiştirecek” dedim. Ve ben kariyerim için bu alanda olmam gerektiğini biliyordum. Dünya üzerinde bu kadar etki bırakabilen başka hiçbir şey göremiyorum.
Kimberly Stevenson
IT içinde olmasaydınız, ne yapmayı isterdiniz? Bir spor mağazası zincirini işletmek (kazanımları teşvik etmek için IT’yi kullanarak).
Kariyerinizdeki bir sonraki adımınız? “Beni teşvik eden şey bıraktığım etkiyi artırmak. Bir sonraki şey ne olursa olsun çok büyük bir etki bırakma imkanına sahip olmak zorundayım.
Boş zamanlarınızda ne yaparsınız? Tenis ve seyahat. “Gelecek seyahat Smoky Mountains ve Dollywood’a kızlarla hafta sonu.”
Okunacaklar listenizde neler var? The Eye of God, James Rollins’den
Kendinizle alakalı çoğu kimsenin bilmediği bir şey söyleyin: “Liseye bir yelkenli gemide gittim ve Monte Carlo’da mezun oldum.”
