GE Capital IT yöntemlerini yeniden gözden geçiriyor ve hızla değişen iş ortamına ayak uydurmak için çok yönlü teknoloji profesyonellerini arıyor.
GE Capital’da, işletme sadece orta ölçekli firmalara finansal servisler sağlama üzerine odaklanmıyor aynı zamanda firmanın endüstriyel uzmanlığını da satıyor. Onlar bayilerine enerji tüketimini nasıl düşüreceklerinde yardımcı olduğu gibi havayolu firmalarına operasyonel problemlerinde destek sunabiliyor. “Bu bizim en büyük farkımız ve bu da bizi tercih edilir yapıyor” şeklinde konuşuyor GE Capital CTO’su Eric Reed.
Reed, IT bünyesinde dünyanın en iyi Java programcısını ya da çok iyi bir C# geliştiricisini aramıyor. O ağları ve DevOps’u, işletme mantığını ve kullanıcı deneyimini, kodlama ve API’leri bilen IT profesyonellerini istiyor.
Bu, iş dünyası ve teknolojideki katlanarak artan hız tarafından IT grubunu mecbur bırakan bir değişim. Pazarın son yıllarda çok daha hızlı değiştiğini söyleyen Reed, “Bu, işletmeye sağladığımız çözümler, yakın ve uzun vadede nasıl yatırım yapacağımız hakkındaki düşüncelerimizi de değiştiriyor. Bunun için nasıl daha hızlı hareket edebiliriz, işleri nasıl denediğimizi ve yinelemeyi nasıl arttıracağımız konusunda düşünmek zorundayız.”
Ancak dünyanın 55 ülkesine yayılmış, 50,000’den fazla çalışana sahip, varlıkları 514 milyar doları bulan bir firmayı desteklerken çeviklik çok güç bir iş. “İçinde olduğumuz çok sayıda pazar var, bu konuda hantal olamayız. Ama asıl mesele bizim kadar büyük bir firma olarak kendimizi nasıl çevik yapacağımız.” diye konuşuyor Reed.
Geleneksel birçok IT organizasyonu gibi GE Capital da uygulamaları geliştirip yöneten bir gruba sahipti. Bir diğeri ise altyapıyı tasarlayıp idare ediyordu. Zaman içinde her iki grup da çokça dışkaynak anlaşması yaptı. Hız için tasarlanmış bir organizasyon yapısı değildi bu.
Mühendislik eğitimi almış olan Reed, GE’de yıllar önce IT geliştirme dünyasına geliştirilmiş yeni ürün tanıtımını (NPI) uygulama fırsatını gördü. Yıllar önce bir GE mühendisi zamanını bir tesise destek vermek, müşteri hizmetleri sağlamak ve yeni bir ürün geliştirmek üzere bölüyordu. NPI ile birlikte bunu değiştirdik ve onun kulağına eğilerek sadece bu yeni ürün üzerine odaklanacaksın dedik. Farklı uzmanlık alanlarından insanları alıyor ve onlara tek bir odak veriyorsunuz.” açıklamasını yapıyor Reed
İşte Reed’in IT’de yaptığı şey buydu. “Gün içerisinde beş farklı şeyi yapabiliyor olan insanları alıyoruz ve onları tek bir göreve odaklıyoruz; sadece kod yazan biri olamazsınız yaklaşımını da ekleyerek” diye konuşuyor Reed.
Yeni bir tür IT ekibi oluşuyor
Geçtiğimiz yıl Reed GE Capital’in Kuzey Avrupa bölgesi için bir mobil donanım yönetimi geliştirmek için ilk kez böyle bir takımı bir araya getirdi. Yirmi kişilik geniş bir çeşitliliğe sahip grup sanal olarak birlikte çalışacaktı; bunlar daha önce ağ, bilgi işlem, depolama, uygulama veya özel yazılım uzmanlığına sahipti. Firmanın tüm CIO’larını çalışanlarını paylaşması konusunda ikna etti. Onlar başlangıçta mevcut sorumluluk ilişkileriyle birlikte aynı konumlarında kaldılar. Altı ay sonra diğer tüm görevlerinden azat edildiler. “CIO’lar bunun üstesinden gelmek zorundaydı” diyor Reed.
Ekibe otomasyon konusunda hızlı bir eğitim verildi ve üç görev aldılar: uygulamayı hızlıca geliştirmek, altyapıyı nasıl otomatikleştireceklerini ortaya çıkartmak ve DevOps’u kesintisiz uygulama dağıtımı ile birleştirmek için daha fazla uygulama geliştirme ve testi nasıl otomatikleştireceklerini bulmak.
Herhangi bir kural ya da rol bulunmuyordu. “Onları bir araya getirdik ve ‘siz bulun’ dedik” diye anımsıyor Reed. “Bazı kişilerin rollerinin gösterdiğinden çok daha fazlasını bildiklerini gördük ve sorumluluklar arasındaki hatlar bulanıklaşmaya başladı.” Bazıları belirli alanlarda güçlüydü ve deneyimlerini diğerleriyle paylaştı. Geleneksel altyapı profesyonelleri bir miktar özel yazılım ve kod anlayışına sahipti. “Her şeyde uzman olmaları gerekmiyordu ama işe yarar bilgiye sahiptiler” diyor Reed.
En zorlu görev hata yapma konusunda rahat olmayı öğrenmekti. “GE yürütme hususunda bir ün inşa etti” diyor Reed. “Patronum (GE Capital’in Global CIO’su) ve ben insanların işe yaramama ihtimali olsa dahi risk aldığı bir ortamın nasıl teşvik edebileceğimizi ortaya çıkartmak zorundaydık.”
Proje sadece hızla ilerlemedi (uygulama yedi ay içinde teslim edildi) aynı zamanda bazı yeni IT süreçleri oluşturdu. Onlar mümkün olan otomasyon miktarını sadece altyapı seviyesinde arttırmadı aynı zamanda uygulama katmanında da bunu gerçekleştirdi. Onlar ayrıca uygulama geliştirmede yeniden kullanılabilirlikte yüzde 60 ila 70 oranını hedefledi; gelecek projelerde yeniden kullanılabilecek “lego benzeri” temeller oluşturarak.
İşletmedeki müşteriler yeni yaklaşımı sıcak karşıladı. Geçmişte “onlar olabildiğince daha fazla gereksinimi ilk özelliklere eklemek isteyebilirdi zira bir daha bu şansa ne zaman sahip olacaklarını bilmiyorlardı. Şimdilerde bu daha çevik bir süreç” diyor Reed. Ekip minimum geçerli çözümü çıkartıyor ve zaman içerisinde yeni özellikler ekliyor.
IT için “düşüncede radikal bir değişimdi” şeklinde sürdürüyor konuşmasını Reed. “On yıllardır aynı yolda faaliyet gösterdik. Aşırı korku dolu anlar oldu. Ve bu herkese göre de değildi. Bazıları projeden çıktı ve günlük işlerine geri döndü.”
Fakat Reed süreci gelecekteki projelere uygulamaya ve bazı eski sistemlerin inşa ve yönetilme biçimleri üzerinde yeniden düşünmeye kararlı. “Servis yönelimli mimari hakkında konuşmuştuk ve şu anda bunun yapılabileceğini gösteren somut bir şeye sahibiz” diyor Reed ve ekliyor: “Eski sistemler tarafında, altyapının daha fazlasında otomasyona gidip gitmeyeceğimize ve uygulama geliştirmeyi eski yolda tutmaya ya da buna yatırım yapmaya karar vermeliyiz.”
Bazı çalışanlar donanım yönetimi uygulama ekibinde kaldı. Diğerleri yeni bir projeye başladı. Birkaçı da kendi orijinal rollerine geri döndüler. “Daha çok insanın bu süreci öğrenebilmesi için disiplin oluşturmaya çalışıyoruz” diye konuşuyor Reed.
Reed, IT organizasyonunun sonuç olarak değiştiğini düşünüyor. “İnsanları işe aldığımızda onlarda aradığımız şeyler değişecek. Oldukça teknik insanları aramaya koyulduğumuz yıllar vardı. Ardından tedarikçileri ve projeleri yönetebilen insanları aradığımız dışkaynak yılları geldi. Şimdi ise her ikisine de ihtiyacımız var ve onların motivasyonlarını nasıl koruyacağımızı bulmamız gerekiyor” diyor Reed.