Teknoloji gelişiyor, kuşkusuz hepimiz de buna ayak uydurmak zorundayız. Sistemleri doğru lisanslama yöntemleriyle yönetmeliyiz ve güvenliğimizi de aynı şekilde sağlamalıyız. Bu yazıda size yazılım lisans yönetimleri arasında yer alan en önemlileri anlatacağız.
Büyük güçler sürece dahil edilmedikçe BT sistemlerini çalıştırmak ve kurmak oldukça zordur. Bu açıdan teklifler artık endüstri standardındadır ve sistem uyumluluğu olarak da mantıklıdır. Microsoft, IBM ve benzerlerinin çözümlerini kullanmak oldukça faydalı olsa da beraberinde birçok kuralı getirir. Durum böyle olunca binlerce şart, lisans yönetimini zorlaştırır. Bu noktada en önemli şey büyük kuruluşlar içerisinde lisans yönetmenin özel kaynaklar gerektirdiğidir.
Yazılım lisanslarını yönetmenin önemi
Lisans ile ilgili bilinen ve yapılan en yaygın hata, onların görmezden gelinmesidir. Lisansları satın aldığınızda onları atamak veya diğer faaliyetlerle ilgilenmek size daha cazip gelebilmektedir. Böyle bir davranış da beklenmedik olumsuz sonuçlara sebep olabilmektedir. Yani, beklenmedik büyük denetim faturaları, kullanılmamış lisanslar ortaya çıkabilir. Yazılım lisanslarını yönetmek bir oyun yönetmek gibidir. Yazılım varlık yönetimleri açısından düşündüğümüz zaman denetimlerin risklerinin ve aşırı lisansların dengelenmesi gerekmektedir. İyi bir SAM (Software Asset Management) uygulaması lisansları optimize etmeye, aynı zamanda uygun noktalara ulaşmanıza da oldukça yardımcı olacaktır.
Satıcı denetim hasarı nedir?
Eğer kullanım sürecinizde yazılım lisanslarını doğru ve aktif bir şekilde yönetmezseniz var olan uyumu bozma ihtimaliniz artacaktır. Böyle bir durum ise sizi ve işletmenizi ciddi anlamda riske sokabilir.
Bunlara ek olarak şunu da söylemeliyiz: Oracle gibi bazı satıcılar çok da iyi denilemeyecek denetimlerle bilinmektedir. Hatta bu denetimlerin iyiye gitmek yerine daha da kötüye gittiği tahmin ediliyor. Bunun sebebi ise, satıcının daha çok bulut çözümlerine yönelmesidir. Bunun dışında, bazı büyük satıcılar da müşterilerine karşı olması gerektiği kadar iyi değildir. Microsoft, müşterilerin varlıkları üzerinde söz sahibi olabilmesini de amaçlayarak müşterilerine yıllık denetimi beklemeleri gerektiğini söylemiştir. Şunu da eklemeliyiz ki, Microsoft yaptığı anlaşmada herhangi bir zamanda denetim yapılmasına da izin vermiştir.
Lisans verimsizliği nedir?
Denetlenme, yöneticiler için birtakım korkulara sebep olmaktadır. Bu yüzden birçok BT yöneticisi de aşırı lisans almayı tercih edebiliyor. Denetimlerde çok yüksek maliyette ödeme yapmaktan daha iyidir ama bu noktada verimli bir bütçe harcaması da söz konusu olamamaktadır. Yapılan bir araştırmada farklı sektördeki 123 şirketin, milyonlarca cihazda 1800 uygulamayı nasıl kullandıkları incelendi. Bu araştırma sonucunda da şirketlerin bütçelerinin yaklaşık yüzde 37’sinin kullanılmayan yazılımlara harcandığı tespit edildi. Bu sonuçlar aslında çok önemli bir sorunun da gözle görülür verileridir. Aşırı lisanslama, BT varlık yönetiminin henüz olgunlaşmadığını göstermektedir ve denetimlere karşı önlem olarak da yetersizdir. Ayrıca bu denetimler, BT varlık yönetimine de yatırım yapılması için en büyük itici güçtür diyebiliriz.
Bütün bunlar ışığında genel bir değerlendirme yapacak olursak şunu söyleyebiliriz: şirketler sırf denetimden kaçınmak için aşırı lisanslama yoluna giderek gereksiz masraf yapmaktadırlar. İşletmeler, denetimlere hazırlık yapmaya ve lisansları optimize etmek için yardımcı olacak gerekli araçlara sahiptir. Fakat yazılım lisanslarını da daha iyi yönetebilmeniz için iyileştirmeniz gereken bazı önemli noktalar vardır:
- Çalışanlar: Organizasyon ve davranış açısından gelişmeler
BT varlık yönetiminde en temel noktayı oluşturan insanlar ve onların gösterdiği gelişmelerdir. İşletmeler en genel anlamıyla ortak bir hedef için çalışan bireyler toplamıdır. Eğer çıkarlar uygun olmazsa, işletme de kendi içinde çatışmalar yaşar ve varlığını çok uzun süre devam ettiremez. Bunun önlenmesi için BT ve çalışanlar arasında oldukça iyi iletişim olması gerekmektedir. Çalışanların çoğu da sorumluluklarının farkındadır ve bunu başarıyla yerine getirebilmektedir.
- Süreç: Yaşam döngüsü kontrolü
Yaşam döngüsünün kontrolü yazılım varlıklarını yönetmek açısından oldukça önemli bir süreçtir. Bu gelen varlıkları kontrol edebilmenize, eski mallarınızı kullanımdan kaldırabilmenize ve mantıklı yöntemlere sahip olmanıza yardımcı olmaktadır. Bilinen bir BT yaşam döngüsü içerisinde satın almayı, dağıtımı, sürüm yönetimini, sorun yönetimini ve emekliliği de barındırmaktadır.
- Teknoloji: Yazılım varlık yönetimi araçları
Şimdilerde BT sistemleri oldukça karışık ve detaylıdır. Bu yüzden de belirsiz satıcı anlaşmalarının yönetimi kağıt üzerinde olamamaktadır. Ama çok sayıda yazılım varlık yönetimi uygulaması mevcut olduğu için işletmeler işlerini daha rahat yapabilmektedir. Eğer bir SAM aracı kullanacaklarsa içeriğinde yazılım keşfi, envanter ve kataloglama, kullanım değerlendirmeleri, lisans uygunluğu izleme gibi birçok işlev barındırmaktadır.
Bunların dışında yazılım varlık yönetimleri birçok açıdan fayda sağlamaktadır. Zor maliyet tasarrufu, stratejik uyumlar, kullanılmayan lisansların yeniden kullanılmasında yararlı olma, toplu öneriler gibi birçok faydası vardır. İşte SAM size bu faydaları sağlamaktadır. Peki tedarikçiye özgü uygulamalar nelerdir ve denetimler bunun neresinde yer almaktadır?
Microsoft lisanslarını yönetim kuralları
Microsoft, BT hâkimiyetini Office ve Microsoft paketleri aracılığıyla ortaya koymaktadır. Bunlar da çoğu işletme için mutlaka bulunması gereken ve uyumluluğu sağlayan temel araçlardır. Microsoft lisanslarını da yönetebilmeniz için dikkat etmeniz gereken bazı noktalar vardır. Örneğin bulut geçişleri. Şirketlerin çoğu, operasyonlarını buluta taşımayı tercih ediyor. Fakat bulutlara taşımak da hem lisanslama açısından hem de teknik açıdan zordur. Microsoft oldukça kapsamlı bir platformdur. Bu yüzden de geçişleri yaparken oldukça dikkatli bir yöntem kullanılması gerekmektedir. Lisans anlaşmasında yapılacak değişimler şirketleri denetim açısından sıkıntıya sokabilmektedir. Bunun dışında, varlıklarınıza ait kayıtlar ve kendi dahili kayıtlarınız arasındaki bir uyumsuzluk da olmamalı bunun için tutarsızlık varsa bunları çözmeniz gerekmektedir. Son olarak şunu söyleyebiliriz; Microsoft’un veri merkezi çözümleri için lisanslama üzerindeki donanım değişiklikleri oldukça etkilidir, buna da dikkat edilmelidir.
Oracle lisanslarını yönetim kuralları
Oracle, LMS ekibi tarafından yönlendirilmektedir ve agresif bir denetim sürecine sahiptir. Oracle ile ilgili bilinmesi gereken oldukça önemli detaylar vardır. Bunları bilmeniz size bunu doğru kullanmanız için önemli yol gösterici olacaktır.
- İlk olarak şunu söyleyelim, Oracle’in teknolojisinin yüksek bir oranı sanallaştırmaya dayanmaktadır. Sabit bölümlere ayrılan ortamlar, o ortamlarda kurulan herhangi bir ürün için lazım olan lisansların sayısını da sınırlayabilmektedir ve onaylanmış olarak kabul edilmektedir. Fakat yumuşak bölümlü olarak adlandırılan ortamlar ise lisans sayısı sınırlama özelliği için onaylanmamıştır.
- Bir diğer önemli nokta ise denetimden buluta geçişleridir. Oracle, son bulut ürününü müşteriye sunabilmek için denetimleri kullanmaktadır. Milyonlarca denetim faturası yaklaşırken de bir bulut çözümünü satın almanın ve faturanın düşmesi için de bir seçim gibi göründüğünü düşünmektedir. İşletmelerde de genellikle bulut çözümlerine ihtiyaç duyulmaktadır. Böylece araştırma yaparak sizin için en ideal olanını bulabilirsiniz.
IBM lisanslarını yönetim kuralları
IBM, uzmanlar tarafında yönetilmesi gereken bir lisanslama sistemi oluşturdu. Diğer lisanslardan farklı olarak bu lisanslama sistemlerinde daha az zorlukla karşılaşılmaktadır. Öncelikle, kurulum sayısı sınırı yoktur. Yani işletmeciler yazılımları bir sınır olmadan indirebilmektedir. Fakat bu da işletmeler içindeki uyumluluğu bozabilmektedir. Bir diğer nokta ise, anlaşma koşullarının çok fazla belge arasında bölünmüş olmasıdır. Örneğin; IBM Müşteri Sözleşmesi (ICA), Uluslararası Ürün Lisans Sözleşmesi (IPLA), Uluslararası Pasaport Avantajı Sözleşmesi (IPAA) gibi…
IBM iki tür lisansa sahiptir bunlar da kullanıcı ve kapasite tabanlıdır.
- Kullanıcı tabanlı lisanslama:
Kullanıcı tabanlı lisanslama masaüstü ve sunucu yazılımını desteklemektedir ve uygulama erişimi olan kullanıcı sayısı ile de uyumludur. Yetkili kullanıcı, uygulamaya erişimi verilen benzersiz kişidir. Eşzamanlı kullanıcı, uygulamaya eşzamanlı lisans sayısına kadar diğer kullanıcılarla birlikte aynı anda erişebilmektedir. Değişken kullanıcı ise, tek bir lisans altında istenilen bir zamanda yazılımın sadece tek bir örneğine erişebilmektedir. IBM lisanslamasının en önemli parçalarından birisi ise kullanıcı değeri birimidir. Bu birim bir programın lisanslanabileceği ölçü birimidir.
- Kapasite tabanlı lisanslama:
Kapasite tabanlı lisanslama ise ana makinelerde bulunan donanım kaynaklarına uyum sağlar. Bunun içerisinde ise şunlar vardır: işlemci değer birimi bulundurmaktadır. Sunucu tabanlı lisanslaması vardır. Bu da sunucuda bulunan işlemci çekirdeği veya bölüm sayısını önemsemeden yazılımı çalıştıracak olan her sunucu için gerekmektedir. Bir de sanal sunucular vardır. Sanal sunucular da sert ve yumuşak bölümlerle oluşturulmuş bir sanal makinedir.
SAP lisanslarını yönetim kuralları
En büyük yazılım şirketlerinden birisi olan SAP, lisans türü sayısı bakımından listenin en başında yer almaktadır. SAP çözümlerini kullanırken SAP danışmanlarına dikkat edilmesi gerekmektedir. SAP lisansları biraz karmaşıktır ve bu yüzden işletmelerin çoğu uzmanlık açısından üçüncü taraflara başvurmak zorunda kalır. Fakat danışmanlar SAP’a müşterilerinden daha fazla bağlıdırlar. Aynı zamanda SAP, çevrimiçi olarak kapsamlı bir kılavuza da sahiptir. Eğer almak isteyen olursa oradan rahatlıkla bilgi sahibi olabilmektedir. Çünkü yeterli ayrıntıyı sunması gerekmektedir.
Önemli noktalardan bir diğeri ise dolaylı kullanım politikasıdır. Bu politika şirketlerin SAP portalına erişimi olan üçüncü taraflarla ilgilidir. SAP, dijital erişim lisanslama politikaları için yeni bir model duyurmuştur. Bir SAP temsilcisi modelin, birçok amacı olduğunu söylemiştir. Model, ödemelerin daha şeffaf ve kolay yapılabilmesini ve yazılım lisanslarının daha rahat kullanılabilmesini amaçlamaktadır.
Adobe lisanslarını yönetim kuralları
Adobe, şimdiye kadar birçok korsanlık sorunu yaşamıştır. Bu sorunlar şirketin, ürünlerini koruyabilmesi için birçok denetim başlatmasına neden olmuştur. Önceki yıllarda şirket donanıma özgü lisanslardan bulut lisanslarına geçiş yapmıştır. Artık Adobe’nin iki tür lisansı bulunmaktadır. Bunlar, kalıcı ve abonelik tabanlıdır.
- Kalıcı tabanlı Lisanslama: Tek bir ödemeye bağlı kullanım lisanslarından oluşmaktadır. Kalıcı lisanslar, Adobe’nin kümülatif(CLP) ve işlemsel (TLP) lisanslama programları kapsamında satın alınabilmektedir. Fakat kalıcı lisanslarda korsanlık yapılması kolaydır ve bu da birçok şirketi savunmasız bırakmaktadır. Adobe bunu anlayınca bulut sistemine geçerek bütün sorunları çözmek için tekliflerde bulunmuştur. İşletmeler ise asıl bu noktada dikkatli olmalıdır. SAM araçları kalıcı olayların sahte kopyalarını tespit edebilir ve bunları bildirebilir. Böylece önleminizi de alabilmeniz mümkündür. Diğer yandan en çok bilinen ürünlerinin çoğu da abonelik tabanlıdır. Bu da Photoshop’u içeren Creative Cloud’u kapsamaktadır.
- Abonelik Tabanlı Lisanslama: Kalıcı tabanlara oranla yönetimi Adobe için daha uygun ve kolaydır. Kendi bakış açılarına göre de daha karlıdır. Durum böyle olunca Adobe fazla müşterinin abonelik tabanlı lisansları benimsemesine sebep olmaktadır.
Bütün bunlar sonuç olarak neyi ifade eder?
Lisanslamalar BT mülkünüzün boyutuna bağlıdır. Bu boyut artıkça lisanslama da karışık hale gelmektedir. Lisans ihtiyaçlarınızı geri planda bırakmayın aksine onları aktif bir şekilde yönetmek için çabalayın. Bunlar da özel olarak BT varlık yönetimi kaynakları tarafından yönetildiği takdirde doğru olacaktır. Bu kaynaklar ise harici veya dahili olabilmektedir.
Dâhili olarak derken şunu kastediyoruz: Lisansları veya diğer varlıkları yönetmek için bir BT ekibine sahip olmak, uyumluluk açısından oldukça önemlidir. Özel kaynaklar, doğru kaynakları sağlar ve kullanımı optimize eder. İstenildiği zaman da özellikle ihtiyacınız olduğu zaman harici uzmanlardan da faydalanabilirsiniz. Lisans anlaşmaları zor olmadığı için uzman birini işe almak daha iyi ve doğru bir anlaşma yapmanıza yardımcı olacaktır. Lisans uzmanları anlaşmalarını yaparken ve denetlenirken yardımcı olmak veya uygunluğun devamı için düzenli bir şekilde de getirilebilmektedir.