Mart 2020’ye kadar 100’den fazla ülkeye ulaşan COVID-19 önlemleri, iş, alışveriş ve sosyal etkileşimler dahil insanların günlük rutinlerinin büyük bölümünü İnternet’e taşıdı.
Araştırmacılar, salgının uzaktan oylamanın kapsamını nasıl etkilediğini görmek için birçok kuruluşun yıl sonu sonuçlarını tartıştığı Aralık 2019’dan başlayarak, küresel önlemlerin yürürlüğe girmesinden üç ay öncesine kadar uzanan istatistikleri incelediler. Bunlar daha sonra Aralık 2020 – Şubat 2021 arasındaki sonuçlarla karşılaştırıldı.
Bu dönemde çevrimiçi oylamanın en aktif bölümü eğitim üzerineydi. Oturumların % 60’ı eğitim sektöründeki kuruluşlar tarafından gerçekleştirilirken, bir yıl önce bu rakam anketlerin yalnızca %43’ünü oluşturuyordu. Bunu bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde iki puan daha fazlasıyla oturumların %17’sini gerçekleştiren sivil toplum kuruluşları izledi. Devlet kurumları ve partilerin payı da %6’dan %10’a çıktı. Böylece platformdaki üçüncü en aktif konu haline geldi.
Yıl boyunca gözlenen tek değişiklik bu değil. Bu dönemde büyük gruplar halindeki toplantılardan genellikle kaçınıldığından, oyların %1’den azı halka açık etkinliklerde yapıldı. Daha önce oturumların %7’si bu kategoriye giriyordu. Uzmanlar ayrıca yerel inisiyatiflerle ilgili ortak kararların %3’ten %1’e düştüğünü ve bu tür projelerin beklemeye alındığını fark ettiler. Ancak, Aralık 2020- Şubat 2021’de, yerel inisiyatiflerle ilgili tartışmalar geri döndüğünde da yeniden %3’e yükseldi.
Polys Ürün Müdürü Alexander Sazonov, şunları ifade etti: “Blockchain aracılığıyla oy vermeye olan ilginin ve güvenin arttığını görüyoruz. Geçtiğimiz yıl boyunca insanlar sadece platformumuza geri dönmekle kalmadı, aynı zamanda arkadaşlarına ve meslektaşlarına da platformu test etmelerini önerdi. Örneğin yerel işletmelerin de platformumuzda oy kullandığını gördük. İzolasyon önlemleriyle birlikte güvenli çevrimiçi oylama, iş birliğine dayalı faaliyetleri sürdürmenin neredeyse tek yolu haline geldi ve bu da bizimki gibi platformların benimsenmesini hızlandırdı.”