Bu yılın önemli trendlerinden iBeacon uygulamalarının 2015 ve 2016 yıllarında hızla yaygınlaşması bekleniliyor.
Nesnelerin İnterneti, tüketicilerin lügatindeki yerini giderek sağlamlaştırıyor. Bu tanım içinde şimdiye kadar M2M, NFC gibi teknolojiler sıkça konuşuluyordu. Bu yıl ise en çok konuşulacak teknolojinin iBeacon olacağı görülüyor. Bluetooth iletişim teknolojisine dayanan Beacon, akıllı telefonlar ile konuşabilen küçük cihazlar anlamına geliyor ve şirketlere, lokasyon tabanlı yeni mobil pazarlama yolları sunuyor. Türkiye’de bu alanda dikkat çeken şirketlerden birisi olan Blesh’in kurucu ortaklarından ve aynı zamanda genel müdürlük görevini yürüten Devrim Sönmez, Beacon uygulamalarının Bluetooth teknolojisiyle nasıl hız kazandığını anlatıyor: “Bluetooth teknolojisi ortadan kalmaya başladığı dönemde, 2013’ün başlarında Bluetooth 4.0 standardı tanıtıldı. Buna Bluetooth Smart da deniliyor. Bu standardın sunduğu iki özellik bulunuyor. İlk olarak pil tüketimini önemli ölçüde azalttı. Bluetooth teknolojisinin harcadığı enerji 4.0 ile 20’de 1’e düştü. Diğer sunduğu özellik ise sizin talebiniz olmadan bağlantı sağlayabilme özelliği geldi. Yani böylece akıllı telefonunuz bu Bluetooth cihazı ile otomatik olarak bağlanabilir hale geldi. Böylece üreticiler Bluetooth Smart çiplerini kullanmaya sıcak bakmaya başladılarç Bu nesnelerin internetinin temelini de oluşturur hale geldi.”
2019’da 60 milyon iBeacon cihazı
Beacon teknolojisinin temelini oluşturan Bluetooth 4.0 teknolojisi hızlı bir büyüme içinde. Business Insider şirketinin öngörüsüne göre, düşük enerji tüketimli Bluetooth teknolojisini içeren cihazların sayısı 2015 yılında 1 milyarı aşacak. Bunda Apple’ın Kasım 2013 itibariyle mobil cihazları ile otomatik entegrasyonu sunmaya başlaması ve bu alandaki standardı belirleme liderliğine soyunmasının önemli bir payı var. Apple’ın bu hamlesi ile Beacon teknolojisi iBeacon olarak adlandırılmaya başlandı. ABI adlı araştırma şirketinin öngörülerine göre ise iBeacon olarak ifade edilen cihaz sayısının da 2019 itibariyle 60 milyon düzeyine ulaşması mümkün. 2013’ün başında Türkiye’de Beacon teknolojisi üzerinden ürün sunmak üzere ortaya çıkan Blesh şirketinin Apple’ın bu hamlesinden sonra işleri açıldı. “Apple’ın Beacon teknolojisini iBeacon olarak lanse etmeye başlamasından sonra Türkiye’den ve bölgeden oldukça talep almaya başladık” diyen Sönmez’in verdiği bilgilere Türkiye’de 2000’den fazla noktada Blesh’in iBeacon cihazı kullanılıyor. Bu çözümü kullanmaya başlayan markalar arasında Denizbank, Koçtaş, Migros, Samsung, Garanti gibi oldukça büyük markalar var.
iBeacon şirketlere neler sunuyor?
Sönmez şu anda 15 marka ile işbirliği içinde olduklarını, ancak Denizbank, Garanti Bankası gibi markalarla gerçekleştirdikleri işbirlikleri sayesinde 200’den fazla markaya dokunabildiklerini söylüyor. Peki, bu iBeacon teknolojisi şirketler ve son noktada tüketicilere ne gibi faydalar sağlıyor? Sönmez, bu konuda “Mağazaların içindeki sıcaklık haritalarını çıkarıyoruz. Yani ‘Müşteriler, ağırlıklı olarak nerelerde vakit geçirmiş? Hangi reyon daha fazla trafik almış? Nerelerde ne gibi kampanyalara tepkiler oluşmuş?’ gibi konularda analitik raporlar oluşturuyoruz. Mağazalara yerleştirdiğimiz iBeacon cihazları ile bir müşteri içeri girdiğinde mağaza içinde nerelerde gezdiğini bile ortaya koyabiliyoruz“ açıklamasında bulunuyor.
Sistemin sadece ilgili markanın mobil uygulamasının yüklü olduğu akıllı telefonlarda çalışabildiğini belirtmek gerekiyor. Sönmez, “Markalarla yapmış olduğumuz işbirlikleri sonucunda markaların mobil uygulamaları içine kendi geliştirmiş olduğumuz, SDK olarak ifade edilen yazılım kütüphanesini yerleştiriyoruz. Bu sayede iBeacon cihazlarımız, bu uygulamaların yüklü olduğu akıllı telefonlar ile konuşabilir hale geliyorlar” diyor.
Üçlü paket 50 dolar
Sönmez, iBeacon teknolojisinin dünyada yaygınlık kazanmasında bazı pürüzlü noktalar bulunduğunu açıklıyor. Bu noktalardan birisi Bluetooth Smart çiplerini üreten dünyada sadece iki şirket bulunması. Bu şirketlerden birisi Nordic Semiconductor, diğeri ise Texas Instruments. “Bu nedenle pazarda bir düopol var” diyen Sönmez, iBeacon cihazlarında en büyük maliyeti bu çip kısmının oluşturduğunu, geriye kalan kısımda da sadece pil ve plastik gövdeyi içeren bir tasarım öğelerinin yer aldığını açıklıyor. Bu da iBeacon cihazlarında fiyatların çok düşmesinin önünde önemli bir engel oluşturuyor.
Sönmez, 2013 yılında ilk Beacon cihazlarını prototip şeklinde sunmaya başladıkları dönemde yüksek maliyetten dolayı cihaz başına istedikleri fiyatın 200 dolar olduğunu anlatıyor. Şu an ise Blesh, iBeacon cihazlarını dünyaya paket fiyatı 50 dolar olmak üzere üçlü cihaz şekilde satıyor. Sönmez, sipariş adedinin 1000 tane üzerinde gelmesi halinde üretim maliyetlerinin düşmesi nedeniyle fiyatın da düşebileceğini belirtiyor.
Yazılımda uzmanlaşacak
iBeacon’da diğer bir önemli öğe ise yazılım. Bu küçük cihazlar Bluetooth 4.0 bağlantısını kullanarak özel kodları paylaşıyor. Bu alanda çözüm geliştiren bir şirket olarak Blesh ise aslında bir yazılım şirketi. Donanım tarafında kar marjlarının sürekli düşüyor olmasından dolayı özellikle yazılım kanadında yer almayı tercih ettiklerini belirten Sönmez, teknolojiye değer katan kısmın da bu alan olduğuna vurgu yapıyor.
Blesh’de şu anda 15 kişi çalışıyor ve bu çalışanların yüzde 70’ini yazılımcılar oluşturuyor. Şirket yurtdışına sattığı ürünlerde de Türkiye’de geliştirilmiş olan yazılımı kullanıyor. Geçtiğimiz yıl itibariyle Silikon Vadisi’nde de ofis açan şirketin 2015 hedeflerinden birisi ABD pazarında büyümek. Ancak Sönmez, bunu yaparken dahi yazılım kanadını Türkiye’de tutmayı sürdüreceklerini belirtiyor.
Teknoloji hazır, pazarlamacılar değil
iBeacon uygulamasının şirketlere sunduğu yeni pazarlama imkanları İngilizce “Proximity Marketing”, yani lokasyon tabanlı pazarlama olarak ifade ediliyor. Lokasyon tabanlı ölçülebilir pazarlamanın yıllardır şirketler tarafından hayal edildiğini ifade eden Sönmez, artık teknolojinin buna hazır olduğuna, ancak pazarlamacıların hazır olmadığına dikkat çekiyor: “Şirketler, ‘Müşterilerimin nerede olduğunu bilsem, ona neler söyleyeceğim” diyor. Ancak şu anda iBeacon uygulamaları o kadar hızlı ilerlemiyor. Teknoloji hazır, ama pazarlamacılar buna hazır değil. Çünkü pazarlamacı ne kampanya yapacağını ya da lokasyon bazlı kampanyada ne kadar karmaşık bir altyapı işletmesi gerektiğini şimdiye kadar pek düşünmemiş. Ancak şimdi düşünüyor.” Sönmez, 2014 yılında ortaya çıkan iBeacon uygulamalarının esas büyümesini 2015 ve 2016 yıllarında yakalayacağını düşünüyor.