Hem ülkeler hem de markalar eğitim sistemlerinin dijitalleştirilmesi yönünde önemli adımlar atıyor. AB, eğitime özel “Dijital Gündem” planını ortaya koyarken, Türkiye’de de FATİH projesindeki ihale süreçleri devam ediyor.
İnternet kullanımının hızla artması ve mobil teknolojilerin yaygınlık kazanıyor olmasının en fazla dönüştürdüğü sektörlerden birisi eğitim sektörü. ‘Internet Live Stats’ platformunun verilerine göre şu anda dünya nüfusunun yüzde 40’ı, yani 3 miyara yakını internet kullanıyor. Akıllı mobil cihaz kullanımında bu rakam biraz daha düşük olsa da hızlı bir yükseliş söz konusu. Farklı kaynaklar tarafından yapılan tahminlere göre dünyada 2 milyar kişi akıllı telefon, 1 milyar dolayında kişi de tablet kullanıyor. IDC’nin araştırmasına göre ise 2013’te cihaz pazarındaki yüzde 28,7 olan PC oranının 2017 itibariyle yüzde 13’e düşmesi, buna karşın tablet oranın yüzde 11,8’den yüzde 16,5’e çıkması ve akıllı telefon oranının da yüzde 59,5’ten yüzde 70,5’e yükselmesi bekleniliyor. Tüm bu gelişmeler ise öğrenme alışkanlarını değiştiriyor.
AB, eğitim için ‘dijital ajanda’ oluşturdu
Hali hazırda birçok ülke eğitim sistemlerinin bilgi ve iletişim teknolojileri ile desteklenmesi için farklı projeler yürütüyor. Bu konuda Avrupa Birliği tarafından alınan kararlar dikkat çekici. Bilgi ve iletişim teknolojilerinin çocuklar ve gençler arasında yaygın bir şekilde kullanılıyor olmasına rağmen; uygun, kişiselleştirilmiş ve kaliteli yazılım, hizmet ve eğitimsel içeriklerin eğitim sistemine yeterince yansıtılamadığını ve bu nedenle teknoloji ile eğitim sistemleri arasında büyük bir boşluk oluştuğunu düşünen AB, bu alanda özellikle 2015 yılında önemli adımlar atma kararı aldı.
Öğretmenler dijital dünyaya liderlik etmiyor
Açıklanan rakamlara göre AB bölgesinde 9 yaşındaki çocukların yüzde 88’i ileri düzeyde dijital ekipmanlara sahip sınıflarda eğitim görmüyor. Burada dijital ekipmanlardan kasıt sadece cihazlar ve akıllı tahtalar değil. Aynı zamanda hızlı genişbant internet ve güçlü “bağlanabilirlik” altyapıları yer alıyor. AB araştırmaları dijital dünyaya öğretmenlerin de liderlik edemediğini söylüyor. Buna göre AB’de öğretmenlerin yüzde 70’i bilgi ve iletişim teknolojilerinin öneminin bilincindeyken, öğrencilerin sadece yüzde 20’sine dijital alanla ilgili güven aşılandı ve destekleyici olundu.
AB bu durumu değiştirmek için eğitime yönelik bir “Dijital Gündem” oluşturdu. Avrupa 2020 hedeflerinin ortaya konulduğu gündem planında eğitim sisteminin dijitalleştirilmesini destekleyecek her türlü başlığa yer veriliyor. Bu başlıklar arasında yeni iş alanlarının açılması ve gerekli altyapıların kurulması yer alıyor.
FATİH projesinde ihaleler devam ediyor
Eğitim alanındaki dijital projelere bir örnek de Türkiye’den… Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından 2010 yılında çalışmaları resmi olarak başlatılan FATİH projesi, hedefleri itibariyle dikkat çekici projeler arasında yer alıyor. Proje kapsamında Şubat 2012’de 17 ildeki 52 okula tablet dağıtılması önemli bir adım olarak değerlendirilmişti. Ancak projenin yazılım altyapısının sağlanması, öğretmenlerin buna göre eğitilmesi, buna yönelik içeriğin oluşturulması gibi birçok bacağı bulunuyor. Bu çerçevede de MEB, ihale yöntemi ile ürün ve hizmet alımlarına devam ediyor.
Projede son dönemde yaşanan önemli gelişmelerden bir tanesi Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan’ın açıkladığı rakamlar… Bakanın, Aralık 2014’te yaptığı açıklamalara göre FATİH projesi kapsamında şimdiye kadar 85 bin etkileşimli tahta ve 3 bin 657 yazıcı ve doküman kamerası MEB’e teslim edildi. 347 bin etkileşimli tahta ve 42 bin yazıcı için ihale yapıldı. Şu anki nihai hedefte 342 bin dersliğin etkileşimli tahtalar ve yazıcılar ile donatılması yer alıyor. Bu bilgiler haricinde ise açıklanan net bir rapor bulunmuyor.
Markaların eğitim projeleri
Sadece resmi kurumlar tarafından değil, üretici markalar tarafından da eğitiminde yaşanacak dönüşümü destekleyecek adımlar atılıyor. Bu ilginç projeleri şu şekilde sıralayabiliriz:
- Acer BYOD Eğitim Projesi – Acer’ın Avustralya şirketi bu yılın başı itibariyle BYOD Eğitim Projesi’ni duyurdu. Proje, Avustralya’da 2013’te başlatılan Dijital Eğitim Devrimi (Digital Education Revolution – DER) programından sonra okula kendi cihazlarıyla gelen öğrencilerin yaşadığı bağlanabilirlik sorunlarına karşı okullara ve ebeveynlere bir tür rehber sunuyor. Avustralya’da 1 milyona yakın olan DER laptoplarının üçte birini sunan Acer, yarattıkları projenin sekiz aylık bir çalışmanın ürünü olduğunu söylüyor.
- Eğitime özel başkan – Lenovo, Avustralya ve Yeni Zelanda’daki şirket yapılanmaları için farklı bir hamlede bulunarak “eğitim sektörü lideri” atadı. Atanan kişi PC üreticisinin bu bölgelerdeki eğitim stratejisini, programlarını ve işbirliklerini yönetecek. Atanan kişinin adı Paul Hutchings.