2011’de 35.6 milyar dolar olan online eğitim pazar gelirinin beş yıl boyunca her yıl ortalama yüzde 7.6 büyümesi ve 2016 itibariyle 51.5 milyar dolara ulaşması bekleniliyor. Öte yandan eğitim kurumu yöneticileri online eğitimin, geleceğin eğitim sisteminde nasıl bir rol üstleneceği konusunda kafa karışıklığı yaşıyor.
Eğitim teknolojileri içinde online öğrenme platformları ayrı bir yere sahip. Öğrenme sürecini yer ve zamana bağlı olmaktan çıkarıp bireyselleştiren ve yaygınlaştıran bu platformların geleceğin eğitim anlayışında önemli bir yer tutacağı düşünülüyor. Dijital öğrenme çözümleri sunan Docebo tarafından Mart 2014’te yayınlanan rapora göre 2009-2004 arasındaki dönemde e-öğrenme alanına yapılan yatırım toplamı 6 milyar dolar düzeyinde. Rapor, bu alana sadece online alandaki girişimcilerin yatırım yapmadığını, büyük şirketlerin ve eğitim kurumlarının da büyük yatırım yaptığını söylüyor.
En hızlı büyüme Asya’da
Docebo’nun raporuna göre 2011’de 35.6 milyar dolar olan toplam e-öğrenme pazar geliri beş yıl içinde her yıl ortalama yüzde 7,6 büyüyerek, 2016 itibariyle 51.5 milyar dolara ulaşacak. Büyümede en büyük pay Asya ülkelerine ait olacak. Diğer yandan Asya’daki bu hızlı artışı nüfusla ve internet kullanıcı sayısıyla açıklamak mümkün. Hali hazırda dünyanın en fazla nüfusuna sahip Asya bölgesi yüzde 45.7 ile dünyada en çok internet kullanıcısını bölge aynı zamanda.
Bu beş yıllık süreçte Asya’daki e-öğrenme pazarı yıllık yüzde 17,3 büyürken, onu yüzde 16,9 ile Doğu Avrupa, yüzde 15,2 ile Afrika ve yüzde 14,6 ile de Latin Amerika takip edecek. Türkiye’nin içinde gösterildiği Ortadoğu pazarı ise yüzde 8,2 büyüyerek 2016 itibariyle gelir açısından 560.7 milyon dolar büyüklüğe ulaşacak. Araştırmada 2013 itibariyle Ortadoğu pazarındaki e-öğrenme gelirleri toplamı 443 milyon dolar olarak gösteriliyor.
6.7 milyon öğrenci online kurs aldı
E-öğrenme pazarında, eğitim öncesi ile ilk ve ortaokul dönemi – Amerika ve Avrupa pazarında K12 olarak tabir ediliyor – öğrencileri için sunulan eğitim hizmetlerinin yeri önemli. 2012 rakamlarına göre dünyada eğitim harcamalarının yüzde 50’si ilk ve orta okul düzeyindeki eğitim için yapılıyor. Pazar değerlendirme şirketi GSV Advisors’ın rakamlarına göre ise 2012-2017 döneminde bu alana yönelik e-öğrenme pazarının her yıl ortalama yüzde 50 büyümesi bekleniliyor. Babson Survey araştırma grubunun açıkladığı rakamlara göre 2011’in sonbaharında 6.7 milyon öğrenci en az bir kez online kurs aldı.
E-öğrenmede pazarın hızlı büyümesinin önemli nedenlerinden birisi de şirketler. 2012 rakamlarına göre dünya genelinde eğitim harcamalarının yüzde 8’i şirketler ve kamu tarafından çalışanlar için gerçekleştiriliyor. E-öğrenme alanında bu oranın biraz daha yüksek olduğunu tahmin etmek mümkün. Hali hazırda dünyanın en büyük 5 bin şirketinin yüzde 30’unun e-öğrenme pazarının müşterisi konumunda olması dikkate değer. Eğitim harcaması yapan şirketlerin ve kamu kurumlarının bütçelerinin yüzde 42’sini dışkaynağa ayırıyor olması da önemli. GSV Advisors, 2012-2017 döneminde e-öğrenme pazarında kurumların harcamalarının her yıl ortalama yüzde 12 artmasını bekliyor.
Online eğitime bakış değişiyor mu?
Docebo’nun araştırmasına göre önümüzdeki üç yıl içinde de e-öğrenme pazarı oldukça hızlı bir büyüme kaydedecek. Diğer yandan Amerika Birleşik Devletleri’nde yapılan başka bir araştırma özellikle lise ve yukarı eğitim döneminde e-öğrenmeye yönelimin 2013 itibariyle ufak gerileme yaşadığı yönünde. Babson Survey tarafından Pearcon ve Sloan Consortium desteğiyle yapılan araştırmada ABD’deki lise ve üniversitelerden 2 bin 800 akademisyen ve yöneticiye online eğitimle ilgili sorular soruldu. Araştırmanın ortaya koyduğu sonuçlara göre 2002’de ABD’de ileri eğitim kurumlarının yarısından biraz azı online eğitimi uzun dönemli stratejilerinin çok önemli bir parçası olarak görürken, 2012’de bu rakam yüzde 70’e kadar yükseldi. Ancak ondan sonra ilginç bir şekilde düşüş görülmeye başlandı. Babson Survey’in araştırmasına göre 2013’te eğitim kurumlarındaki yöneticilerin yüzde 66’sı online eğitimin uzun vadede kendileri için kritik olduğunu söyledi. 2013 rakamları akademisyenlerin online eğitimi yüz yüze eğitimden daha iyi görmelerinde gerileme görüldüğünü de gösteriyor. 2003’te online eğitimi yüz yüze eğitim kadar başarılı ya da ondan daha iyi gören yönetici sayısı yüzde 57 iken, bu rakam 2012’de 77’ye yükseldi. 2013’te ise yüzde 74’e geriledi. Diğer yandan online eğitimi yüz yüze eğitimden daha kalitesiz gören yöneticilerin oranı 2012’de yüzde 23 iken, 2013’te yüzde 26’ya yükseldi. Babson Survey araştırmasında eğitim kurumlarındaki yöneticilerin online eğitimin yükseleceğine dair inancını koruduklarını, ancak geleceğin eğitim sisteminde online eğitimin temel mi, yoksa tamamlayıcı bir etkiye sahip olacağı konusunda kafa karışıklığı yaşadıklarını söylüyor.
Bu yazı IT PRO’nun 181. sayısında yayınlandı.
