Siber güvenlikte başarı için 3 kritik CIO stratejisi

Güvenlik ve esneklik konuları hem kamu hem de özel sektörde teknoloji liderlerinin gündeminde en üst sıralarda yer alıyor.

Artan siber tehditler, üst düzey yöneticilerin güvenlik ve esneklik konularına olan farkındalığını artırdı. Özellikle zayıf güvenlik uygulamaları, C-Suite’in gündeminde öncelikli olarak yer almaya başladı. Uzmanlar, güvenlik ve teknoloji yatırımlarıyla ilgili tartışmaların artık daha kolay hale geldiğini belirtiyor. Bu durum, güvenlik bütçelerinin artmasına yönelik beklentileri de destekliyor. Yapılan bir ankete göre, her 10 BT karar vericisinden 9’u önümüzdeki yıl güvenlik bütçelerinin artmasını bekliyor. Katılımcıların %14’ü ise en az %15’lik bir bütçe artışı öngörüyor.

Siber güvenlik, aynı zamanda kurumsal beceri geliştirme ve üretken yapay zeka planlarının da temel taşlarından biri haline gelmiş durumda. Uzmanlar, bu durumun işletmelerde teknoloji yatırımlarına olan ilgiyi artırdığını ancak bu yatırımların doğru yönetilmesi gerektiğini belirtiyor.

Son dönemde güvenlik ve esneklik konusundaki farkındalık artış gösteriyor. Ancak teknoloji liderleri hala siber yatırımların değerini göstermek ve bu yatırımları maksimize etmek zorundalar. Operasyonel esnekliğe ve bu esnekliği destekleyecek teknolojilere sahip olmanın önemi hem kamu hem de özel sektörde her geçen gün daha fazla anlaşılıyor.

Siber güvenlikte 3 önemli ders

1. Gerçek ihtiyaçları belirlemek

Siber güvenlik yatırımlarının başarılı olabilmesi için, her işletmenin öncelikle gerçek ihtiyaçlarını belirlemesi gerekir. Her yatırımın değerini en üst düzeye çıkarmanın tek bir formülü yoktur. Bu süreç işletmenin karşılaştığı spesifik tehditlerin ve risklerin doğru bir şekilde analiz edilmesiyle başlar. Teknoloji uzmanları, ellerindeki varlıkları dikkatle incelemeli ve bu varlıkların sağladığı faydaları net bir şekilde değerlendirmelidir. Bu, gelecekte ortaya çıkabilecek risklere karşı da proaktif bir koruma sağlar.

Bu bağlamda, C-Suite liderlerinin, siber güvenlik stratejilerini oluştururken işletmenin tüm bileşenlerini göz önünde bulundurması önemlidir. Bu, sadece teknolojik altyapıyı değil aynı zamanda insan faktörünü de içerir. İnsan hatalarının siber güvenlikte ne kadar büyük bir rol oynadığı düşünüldüğünde, personelin eğitimi ve farkındalığına yapılacak yatırımlar da en az teknolojiye yapılan yatırımlar kadar önemlidir.

2. Teknoloji yatırımlarında dikkat

Yeni teknolojilerin tanıtılması ve benimsenmesi, işletmeler için her zaman cazip bir seçenek olarak görünür. Ancak bu sürecin aceleye getirilmesi, ciddi zafiyetlere ve güvenlik açıklarına yol açar. Yeni bir araç veya teknolojinin kuruma entegrasyonu, yalnızca teknik gereksinimlere değil aynı zamanda organizasyonun genel stratejisine ve kültürüne de uygun olmalıdır. Bu nedenle, yeni teknolojilerin tanıtılmadan önce kapsamlı bir şekilde değerlendirilmesi büyük önem taşır.

Kullanım örnekleriyle araçları değerlendirmek, potansiyel boşlukları ve uygulama zafiyetlerini ortaya çıkarır. Gereksiz ve aşırı teknoloji yüklemesi hem maliyetleri artırır hem de yönetilmesi zor bir teknoloji yığını oluşturur. Bu nedenle her yeni teknoloji kararı, stratejik bir bakış açısıyla ele alınmalı ve kurumun uzun vadeli hedeflerine hizmet etmelidir.

3. Basit güvenlik uygulamalarıyla büyük sorunları çözmek

Siber güvenlik söz konusu olduğunda, karmaşık çözümler her zaman en etkili olanlar değildir. Uzmanlar, basit siber güvenlik uygulamalarıyla birçok sorunun çözülebileceğini belirtiyor. Bu, özellikle temel güvenlik hijyeni olarak adlandırılan uygulamalar için geçerlidir. Güçlü şifre politikaları, düzenli yazılım güncellemeleri ve çalışanların bilinçlendirilmesi gibi basit ama etkili yöntemler, birçok siber tehdidi bertaraf eder.

C-Suite liderleri, kurumlarının siber güvenlik hedeflerini net bir şekilde belirlemeli ve bu hedeflere ulaşmak için gerekli adımları atmalıdır. Bu, kısa vadeli bir güvenlik planı yerine uzun vadeli bir strateji gerektirir. Güvenlik uzmanları ise, bu hedefleri destekleyecek adımları atmalı ve kuruluşların teknoloji yığınını bir sonraki seviyeye taşımalıdır. Bu süreçte, güvenlik ve esnekliği en üst düzeye çıkarmak için hem teknoloji hem de insan faktörünün dikkate alınması önemlidir.

Teknoloji yatırımlarında liderlerin kritik rolü

Teknoloji yatırımlarının başarısı, üst düzey yöneticilerin sürece dahil edilmesine bağlıdır. Bu katılım, pazardaki değişikliklerin ve ortaya çıkan zorlukların vurgulanması kadar, ilişkiler kurmakla da ilgilidir. Eski bir zihniyete sahip kuruluşlar, politikaların veya uygulamaların güncellenmesi gerektiğinde daha fazla ikna gerektirir. Ancak uzmanlar, eğitim ve farkındalık çalışmalarının bu süreçte uzun bir yol kat ettiğini ifade ediyorlar.

Yatırımları bir yatırım getirisi analizine bağlamak, daha fazla kaynak talep etmek için işe yarayabilir. Teknoloji liderleri, araçların veya yeteneklerin ihlalleri nasıl önlediğini anlamalıdır. Ayrıca bunun, riskleri nasıl azalttığının ve kurtarma sürecini nasıl hızlandırdığının farkına varmalıdır. Her kuruluş, kendi bağlamında bu fırsatları değerlendirmek zorundadır. Bu faydayı sunabilmek için zaman ve çaba harcamak, iş ortaklarıyla uyumlu bir iş birliği gerektirir.

Güvenlik hem kamu hem de özel sektörde teknoloji liderlerinin gündeminde en üst sıralarda yer alıyor. Teknoloji liderleri, siber yatırımların önemini anlayarak bu yatırımları en üst düzeye çıkarmak için çalışıyor. Ancak, bu sürecin başarılı olabilmesi için dikkatli değerlendirme ve stratejik planlama gereklidir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu