2014 yılında 138 milyon cihaz satan Huawei yüzde 30 büyüme kaydetti. 12,2 milyar ABD doları satış gelirine ulaşarak 10 milyar barajını aştı.
Huawei, Tüketici İş Grubu’nun 2014 finansal performans sonuçlarını açıkladı. Toplam satış geliri geçen yıla göre yüzde 30 büyüme kaydederek 12,2 milyar ABD dolarına ulaştı ve 10 milyar barajını geçmiş oldu. 2014 yılında bir önceki yıla göre yüzde 7,8 artış ile 138 milyon toplam cihaz satışı yapıldı. En büyük büyümeyi gösteren akıllı telefon satışları, yüzde 45’lik artış ile 75 milyon olarak gerçekleşti.
Tüketici İş Grubu CEO’su Richard Yu, premium orta ve üst segment ürünlere odaklanmaları sonucunda ürün Ar-Ge’si, marka bilinirliği, kanal gelişimi ve pazar payı gibi alanlarda başarılı sonuçlar elde ettiklerini ve bu başarının global akıllı telefon pazarında 2014 yılında sahip oldukları 3.’lük pozisyonunu pekiştirdiğini söyledi. Yu, markanın global büyüme ivmesinin devam ettiğini ve bu sayede Huawei’nin Interbrand’in “2014 Top 100 Global Firma” listesine girebildiğinin altını çizdi.
Yüksek kalite standardında orta ve üst segment ürünlerle gelen başarı
Huawei’nin 2014 yılındaki en önemli başarılarından biri orta ve üst segment akıllı telefon pazarında yüzde 18’lik ciddi bir satış artışı elde etmesi oldu. Amiral gemisi olan Huawei P7, Mayıs 2014’de Paris’te gerçekleşen lansmanın ardından sadece altı ay içerinde 4 milyon sevkiyat gerçekleştirdi. Bu süre zarfında Huawei Mate7 de tüm dünyada tüketiciler tarafından büyük beğeni topladı ve Eylül ayında gerçekleşen lansman ardından sadece üç ay içerisinde 2 milyondan fazla sevkiyat yapıldı.
Tüm dünyada büyüyen marka bilinirliği
Huawei’nin orta ve üst segmentte piyasaya sürdüğü akıllı telefonlarla kazandığı başarı, markanın tüketiciler nezdinde dünya çapında bilinirliğinin artmasına katkıda bulunuyor. Huawei, yükselen marka bilinirliğini daha da güçlendirmek için Türkiye dâhil olmak üzere dünyanın her yerinde pazarlama odaklı faaliyetlerini sürdürmeye devam ediyor.
IPSOS tarafından hazırlanan ve 32 ülkeyi kapsayan tüketici araştırması raporunda Huawei’nin 2013 yılında yüzde 52 olan marka bilinirliğinin 2014 yılında yüzde 65’e çıktığı görülüyor. Bu da Huawei’nin araştırmanın gerçekleştiği ülkelerin üçte ikisinde marka bilinirliğini arttırdığını gösteriyor. IPSOS’un raporuna göre Huawei akıllı telefonları, yüzde 43’lük tavsiye edilme oranı ile ilk üç marka arasında yer alıyor. Huawei, müşterileri için marka deneyimini geliştirme ve küresel pazarda rekabet gücünü gösteren Marka İvmesi kategorisinde de ilk üç marka içerisinde yerini alıyor.
2015’de İvmeyi korumak
2015, Huawei Tüketici İş Grubu için İnternet, Nesnelerin İnterneti ve araç ağı fırsatlarının güçlendirileceği ve; ürünler, marka, pazarlama, kanal, perakende ve e-ticaret gibi konularda stratejik büyümenin yaşanacağı bir yıl olacak. Huawei Tüketici İş Grubu, üst segment ürünlerle inovasyon ve yüksek kalitenin sembolü haline gelen marka imajını pekiştirmek için amiral gemisi ürünlerin pazarlamasına odaklanacak.
Tüketici İş Grubu CEO’su Richard Yu, Huawei Tüketici İş Grubu’nun 2015 için 100 milyon cihaz satış hedefi olduğunu, bunu gerçekleştirerek Huawei’nin orta ve üst segment akıllı telefon pazarında 2014’de yaratılan büyüme ivmesini sürdürmeyi amaçladıklarını söyledi. Yu, “Huawei Tüketici İş Grubu, Huawei’nin sahip olduğu güçlü teknik uzmanlığını kullanarak, tüm dünyada tüketicilere olağanüstü bir marka deneyimi yaratmaya devam edecektir” dedi.
Huawei Tüketici Ürünlerinden Sorumlu Pazarlama Direktörü Cem Sezer ise şunları söyledi: “Huawei olarak, 2012 yılından bu yana yüksek standartlarda ürünler geliştirmek amacıyla ortaya koyduğumuz çabaların meyvelerini toplamaya başladık. 2014 yılında Dünyanın en büyük 3 cep telefonu üreticisi arasında yer aldık. Çin ve Batı Avrupa gibi pazarların yanı sıra Türkiye’de de Huawei marka bilinirliğinin ve algısının her geçen gün daha da güçlendiğini görüyoruz. Huawei olarak Türkiye’de de temel amacımız yüksek teknoloji ve tasarımın bir araya geldiği akıllı telefonlarımızı Türk tüketicisiyle buluşturmak.” Sezer, Türkiye’de satışa sunulan ürünlerin, Huawei’nin üst düzey kalite ve teknolojiyi dünyadaki herkes için erişilebilir kılma felsefesinin ideal birer örneği olduğunu söyledi.