Evrenin sırları, bilim insanlarının sürekli araştırmaları ve teorileri ile aydınlanmaya devam ediyor. Son zamanlarda, Ottawa Üniversitesi’nden teorik fizikçi Rajendra Gupta’nın yaptığı bir öneri, bilim dünyasında dikkat çekti. Gupta’ya göre, evrenin yaşının şu anda kabul edilen 13.8 milyar yıldan çok daha fazla, yaklaşık 27 milyar yıl olduğu ve karanlık maddeye ihtiyaç duymadığı iddia ediliyor. Bu teori, evrenin genişlemesinin hızlanmasının karanlık enerji tarafından değil, doğanın zayıflayan güçleri nedeniyle olduğunu öne sürüyor.
Gupta’nın analizi, evrenin en eski zamanlarından kalma osilasyonların, büyük ölçekli kozmik yapılar içinde korunduğunu ve bu bulguların, evrenin gerçek yaşını ve karanlık maddeye olan ihtiyacı sorgulattığını belirtiyor. Bu iddialar, evrenin bileşimi üzerine kurulu mevcut teorik modeli sarsıyor ve yeni bir evren modelinin kapılarını aralıyor.
Evrenin genişlemesi ve karanlık enerji gibi konseptler, uzun zamandır kozmolojinin temel taşlarından biri olmuştur. Ancak Gupta’nın ‘yorgun ışık’ hipotezi olarak adlandırılan teorisi, bu anlayışı değiştirebilir. Eğer bu teori doğruysa, evrenin genişlemesi sırasında ışığın enerji kaybettiği ve bu yüzden kırmızıya kaydığı düşünülüyor. Bu, evrenin genişlemesinin yeni bir açıklamasını sunuyor ve karanlık maddeyi gereksiz kılıyor.
Bu bulgular, evrenin yapısını ve evrimini anlamamızda yeni bir sayfa açabilir. Gupta’nın önerisi, evrenin yaşının ve yapısının yeniden değerlendirilmesini gerektirebilir ve bu da astronomi ve kozmoloji alanlarında yeni araştırmalara yol açabilir.