Dijital dönüşüm ve yeni teknolojilerin masaya yatırıldığı CXO Cafe’de sağlık sektöründeki dönüşüm de irdeleniyor, farklı sağlık kuruluşlarındaki liderlerle dijital dönüşüm ve geleceğe dair sohbetler ediliyor. CXO Cafe’de CIO Update Genel Yayın Yönetmeni Murat Yıldız’ın bu haftaki konuğu ise MLP Care Oracle ERP Yöneticisi Bahadır Abeş oldu. Abeş, Medical Park ve Liv Hastaneler Grubu’nda en yeni teknoloji uygulamalarını anlattı.
Pandemi döneminde hastaneler ve sağlık kuruluşları daha da önemli bir şekilde konumlandı. Özellikle altyapı ve dönüşüme yönelik yenilikler çoğaldı, bir yandan da iş yoğunluğu arttı. Bütün diğer sektörlerde olduğu gibi sağlık kuruluşlarının da teknoloji dönüşümü kaçınılmaz bir hal aldı. MLP Care Oracle ERP Yöneticisi Bahadır Abeş ise içerisinde bulunduğumuz dönemi kurumu özelinde şöyle değerlendirdi:
“Medical Park ve Liv Hastaneler Grubu olarak tüm sağlık çalışanlarımıza birlikte yoğun bir dönem geçirdik ve geçirmeye de devam ediyoruz. Bu süreçte maalesef kaybettiğimiz hekimlerimiz, hasta bakıcılarımız, hastane yöneticilerimiz oldu. Sürecin ve hizmetin aksamaması için yoğun bir şekilde yaklaşık bir senedir çalışıyoruz. Herkes için her açıdan zorluklarla geçen, sürekli mücadele içinde olduğumuz yoğun bir yıl geçirdik ve tarihi olaylara şahitlik ettik. Tekrar gördük ki sağlık, yaşamda en önemli sabit değermiş ve teknoloji ise en büyük ve en hızlı değişen değişkenmiş. 2020’ye damgasını vurmuş ve yakın gelecekte de etkisi sürecek iki değer olan sağlık ve teknoloji ile ilişkili olmanın Medical Park ve Liv Hastaneler Grubu olarak bizim için bir şans ve fırsat olduğunu düşünüyoruz.”
“Hibrit modellerle veriyi yurtdışına çıkarmadan hizmet alıyoruz”
Bu süreçte iş sürekliliği de ciddi anlamda önem kazandı. Hastaneler açısından ciddi yoğunluklar meydana geldi. Bu yoğunluğu kaldıracak olan altyapıyı ölçeklenebilir bir şekilde büyütürken de gereksiz yatırım yapmamak gerekiyor. Bahadır Abeş, Grup’un bu dönemdeki altyapı çalışmalarını anlattı:
“Bizler de bu değişime kayıtsız kalamadık. Grubumuz dijital dönüşüme ve yeni teknolojilere büyük önem veriyor. Eski sistemlerin sürdürülebilirliğini kaybettiği bir dönüşüm süreci yaşamımızın kaçınılmaz olduğunu pandemi öncesinde fark etmiş ve altyapı çalışmalarımıza başlamıştık. Altyapımızı güçlendirmek ve uygulamalarda güncel kalabilmek için pandemi öncesinde de planladığımız iki büyük proje vardı. Bu süreçte hız kesmeden, hatta daha da yoğunlaşarak 30 hastanede kullanılan hastane yazılımımızı yeniledik ve en güncel versiyona yükselttik. Altyapımızı bulut modeliyle güçlendirdik, mobil uygulamalara ağırlık verdik. Sağlık kurumlarında, bulut bilişimin benimsenmeye başlaması aşamasında karşılaştığımız en güçlü direnç, veri güvenilirliği idi. Diğer sistemlerle karşılaştırıldığında bulut bilişimin daha az güvenli olduğu sonucu kesinlikle çıkarılmamalı ancak sağlık verileri için diğer verilerin aksine daha katı gizlilik ve güvenlik kaygıları bulunuyor. Bu da elbette regülasyonlarla kısıtlanıyor. Bu kısıtlamalar sebebiyle bizler de hibrit modellerle minimum etkileneceğimiz seçeneklere yöneldik. Veri bağımsızlığı, güvenlik ve erişim gereksinimlerini karşılamak için İstanbul’daki bir veri merkezimize hibrit modellerle “Oracle Exadata Cloud@Customer” gibi Oracle ürünlerini konumlandırarak teknolojilerimizi bunun üzerinde inşa ediyoruz. Hibrit modellerle veriyi yurtdışına çıkarmadan tıpkı veri merkezinin olduğu ülkeden hizmet alıyormuş gibi, veri merkezimiz Türkiye’deymiş gibi hizmet alıyoruz.”
“Oracle Exadata Cloud@Customer’ın kiralama modeli birçok maliyet avantajı sunuyor”
Oracle Exadata kullanımını maliyet ve ölçeklenebilirlik açısından ele alan Bahadır Abeş şunları kaydetti:
“Oracle Exadata Cloud@Customer, Oracle’ın en yeni teknolojisi ve kullanım başına ödeme gibi fiyatlandırma seçenekleriyle kaynakları gerçek zamanlı ölçeklendirerek sistem yönetim maliyetlerini azaltıyor. Tüketimi kullanıma göre artırıp azaltma özelliği de bulunuyor. Biz de maliyetleri ve inovasyonu buna göre optimize ediyoruz. Daha önceki teknolojilerde, önceden karar vermek zorundaydık ve bu maliyetleri o teknolojiler yaşadığı sürece taşımak durumunda kalıyorduk. Fakat şimdi dinamik bir şekilde artırıp azaltabiliyoruz. Elbette Oracle Exadata Cloud@Customer’ın kiralama modeli de birçok mali avantaj sağlıyor. Teknoloji en büyük değişken ama maliyet hala en önemli kısıtlayıcı. Exadata’nın esnek abonelik fiyatlandırması ve daha az yerinde yönetim ile yurtdışında bir bulut hizmeti alıyormuşçasına hizmet alıyoruz. Sahip olduğu yeni teknolojiyle daha az OCPU’ya ihtiyaç duyuyoruz. Bu gibi özellikler sayesinde Grubun maliyetlerini oldukça düşürdük. Tek seferde büyük yatırımlar yerine bunu daha uygun fiyata ve aylara, yıllara bölerek faturalandırmalar yapıyoruz. Ek olarak, daha önce kullandığımız ve kullanmadığımız birçok özellik de ekstra hizmet olarak bizlere sunuluyor.”
Kazanılan hız ve performans artışına da değinen Abeş, Oracle Exadata Cloud@Customer modeliyle teknolojiyi yenilediklerini, OCPU ya da CPU performansını attırdıklarını dile getirdi ve ekledi:
“Özellikle herkesin evden çalıştığı dönemlerde iş gücü olarak daha çok çalışıyoruz, sisteme bakım gerektiren saatlerde bile çalışıyoruz. Dolayısıyla hayat 7/24 devam ediyor. Bu sürelerde de sistem minimum etkilenecek şekilde performansı ve bakımı yapmak gerekiyor. Bu açıdan Oracle’dan sürekli online olarak destek alabildiğimiz için memnunuz ve bunun farkını yaşıyoruz.”
Hastane içerisindeki bir bulut sisteminin çıktılarını ve faydalarını aktaran Bahadır Abeş, burada elde edilen deneyimleri şöyle ifade etti:
“Oracle Database’i kullanan tüm ürünler ve buna ihtiyaç duyan tüm uygulamalar için Oracle Exadata Cloud@Customer kullanılabiliyor. Özellikle ekonomik zorlukların yaşandığı bu zamanlarda yaratıcılık, esneklik ve maliyet avantajı yaratan teknolojiler, şirketler için giderek daha önemli hale geliyor. COVID-19 pandemisinden sonra hayatın normale dönme aşamalarını kapsayan yeni normal sürecine ilişkin olarak şirketler de yenilikler üreterek ve önlemler alarak sürece uyum sağlamaya çalışıyor. Oracle Exadata Cloud@Customer bu konuda altyapısal olarak neredeyse tüm ihtiyaçları karşılıyor. Dolayısıyla Oracle Database’e ihtiyaç duyan tüm uygulamalar için bu proje, uygulanabilir çıktılara sahip. Altyapıyı hazırlamadan yeni teknolojiler konumlandırmak ekstra maliyetlere sebep oluyor. Projelerin ortalarında altyapı yetersizliğinden ya da ayarlanabilir olmamasından dolayı maliyetler iki katına çıkabiliyor. Biz de bunu önceden uygulayarak üzerine inşa edeceğimiz projelerin planını yaptık. Önümüzdeki 10 yıl boyunca uygulayacağımız tüm teknolojilere hazırız.”
