İşin geleceği “uzaktan çalışma”

Umut Aydın, Yazar

Son yıllarda iş dünyasının birincil gündem maddelerinden; “İşin Geleceği” ile ilgili çeşitli alanlarda stratejik niteliğe sahip gündemlerle farklı çalışmalar gerçekleştiriliyor.

Genel olarak yetenek gelişimi ve dönüşümü ile ilgili gündem olan işin geleceği kavramının daha çok altyapı ve çalışma pratiklerini değiştiren bir konu başlığı da uzaktan çalışma. Her ne kadar henüz ülkemizde başta iş dünyamızın sosyolojik yapısı sebebiyle yaygın olarak uygulanan bir disiplin olmasa da uzaktan çalışma gelişmiş ekonomilerin uzun süredir faydalandığı araçların başında geliyor.

Önceki yıllardaki yazılarımda yetenek erişimi ve yönetimi konularına sıkça değinmiştim, işletmelerin (bilhassa global rakiplerin) artık nitelikli insan profilleriyle dünyanın farklı noktalarında çalışabilme ile ilgili her türlü imkana sahip olduğunu bilerek stratejilerini kurgulamaları gelecekleri için en kritik unsurlardan.

Son yıllarda yaşadığımız nitelikli insan kaynağı erozyonu hepimizin malumu. Bu konuda yönetemeyeceğimiz sosyal/politik faktörler dışında kalan unsurlarda yapabileceklerimize odaklanmak gerekiyor.

Z jenerasyonu %40’lık varlığıyla bugün iş yaşamının en büyük yüzdesini oluşturuyor. Yeni neslin sosyal hayattaki teknoloji kullanımı ve istekleri de üstüne bir de bu vakitler dünya gündeminin en sıcak maddesi olan Corona gibi epidemi vakaları uzaktan çalışma için gerekli altyapıları oluşturmayı şart hale getiriyor.

STT rakamlarına göre Geçtiğimiz 10 yıl içerisinde uzaktan görüşme ve iletişim oranı %115 artmış durumda. Geniş bant internetin yaygınlaşması ve teknoloji şirketlerinin bu alana yaptıkları yatırımlar telekonferans/iletişim sektörünün 10 kat hızlı büyümesine sebep oldu.

Mevcut ticari konjonktürde dünya şirketlerinin %44’ü halen uzaktan çalışmaya izin vermese bile, %16’sının çalışanlarının tümü uzaktan çalışan bireylerden oluşuyor (Kaynak: OWL Labs). Paylaşımlı çalışma alanların artışı, özellikle çok uluslu şirketlere dünya genelindeki çalışanları için hibrit çalışma fırsatlarını yarattı.

Uzaktan çalışma şirketler için operasyonel fayda dışında çalışan bağlılığı konusunda da önemli avantajlar sağlıyor. Flexjobs’ın araştırmasına göre çalışanların %76’sı esnek çalışma saatleri sağlanması durumunda mevcut işverenleri ile çalışma konusunda daha istekli olacaklarını belirtmişler. Ayrıca uzaktan çalışma imkânı sağlayan şirketlerin çalışan turnover seviyelerinde %25’lik bir azalma ölçülüyor.

Evden çalışan insanların sayısı ise son 15 yılda %140 artış gösterdi. Upwork istatistiklerine göre 2028 yılına gelindiğinde ise Z jenerasyonu ve millenialların iş gücündeki toplam varlıkları %58 seviyesinde olacak. Bu senaryo ile uzaktan çalışma imkânı sağlayan şirketlerin oranı %73’lere çıkarken çalışanların %33’ünün de tümüyle uzaktan çalışacağını öngörüyor.

Teknoloji yöneticilerinin, başta yeni nesil dijital çalışma alanları ve ortak çalışma platformları olmak üzere organizasyonlara bu konuda liderlik edecek farklı uygulamaları hayata geçirerek,  mobil ver her yerden erişilebilir, doğru bir çalışan deneyiminin oluşturulmasında farklı paydaşlarla hareket etme görevi düşüyor.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu