Amazon CTO’su Werner Vogels’e göre; şu anda her ikisi de çok gözde konular ve akıllı uygulamalar geliştirmek, Yapay zekâ (AI) ve makine öğrenimi (ML) teknolojilerini kullanmak için en uygun zaman. Çünkü üç kritik şey bir araya geliyor.
Bir teknolojinin büyük bir dönüm noktasına ulaştığı, çoğunlukla geriye dönüp bakıldığında fark edilir. Yapay zekâ (AI) ve makine öğrenimi (ML) konularında durum farklı. 
Amazon CTO’su Werner Vogels’e göre, bu üç kritik şeyden birincisi; ister fiziksel ortamda sensörler veya GPS yoluyla ister çevrimiçi ortamda tıklama dizisi verileriyle olsun dünyanın dört bir yanındaki kullanıcılar, veriyi dijital olarak depoluyor. Sonuç olarak eşik kütlesini aşan bir veri miktarı oluşuyor.
İkincisi, büyük küçük tüm şirketler ve diğer kurumların akıllı uygulamaları kullanabilmeleri için bulut üzerinde yeterli ve makul fiyatlı bilgi işleme kapasitesi var.
Üçüncüsü “bir algoritma devrimi” gerçekleşti; yani trilyonlarca algoritmayı eşzamanlı olarak eğitmek ve böylece tüm ML sürecini daha hızlı hale getirmek mümkün.
Bu sayede gerçekleştirilen çok sayıda araştırma yeni algoritmalar ve mimarilerin çok daha hızlı geliştirilmesi için gerekli bilginin eşik kitlesine ulaşılmasını sağladı.
AI ve ML yoluyla hızlı ilerleme
Vogels’e göre; AI ve ML ile nispeten uzunca bir süredir uğraşılıyor olmasına rağmen ilerlemenin gelişi sessiz oldu. AI ve ML son 50 yıl içerisinde yalnızca seçkin araştırmacılar ve bilim adamlarının erişilebildiği alanlardı. Günümüzde AI ve ML framework’leri, hizmetleri ve araçları bu alanlar üzerine çalışan ekipleri olsun olmasın her türden şirket ve kurumun kullanımına hazır olduğu için bu düzen değişiyor. Birçok start-up akla gelebilecek her şey için AI algoritmalarını kullanıyor: Tıbbi görüntülemelerde tümörler aranıyor, insanların yabancı dil öğrenmelerine yardım ediliyor veya sigorta şirketlerinde tazminat taleplerinin işlenmesi otomatikleştiriliyor. Bununla beraber, tamamen yeni kategorilerde geliştirilen uygulamalar ile insan-makine arasında doğal sohbetlerin kurulması sağlanıyor.
Bu da şu anlama geliyor: Dijitalleşme ve yüksek performanslı bilgisayarlar aracılığıyla bilgisayarla görme gibi bazı alanlarda insan zekasına benzer beceri gösteriyor ve hatta aşabiliyoruz. Geniş yelpazedeki uygulama alanları için çok çeşitli algoritmalar oluşturuyor ve bu bireysel parçaları hizmetlere dönüştürüyoruz; böylece AI ve ML herkesin kullanımına sunulmuş oluyor.
Giriş engellerini kaldırmak
Vogels, şunları söylüyor: “Amazon olarak, yenilikçi teknolojilerin Pazar paydaşlarının giriş engelleri düştüğünde geliştiğini biliyoruz. AI ve ML için de şu an durum böyle. Geçmişte bu teknolojiyi kullanmak isteyen herkes sıfırdan başlamak zorundaydı. Algoritmalar geliştirmeli ve muazzam miktarda veri ile beslenmeliydiler; geliştirilen uygulama çok sınırlı bir iş için gerekli olsa bile… Ayrıca AI teknolojileri o kadar pahalıydı ki bunları neredeyse kimse kullanamıyordu. Günümüzde AI ve ML teknolojileri bulutta birkaç tıkla kullanılabiliyor ve özel ihtiyaçlara göre belirlenebiliyor. Uzman olmayan kullanıcılar dahi yapı taşlarını kendi servislerine kolayca ve ekonomik bir şekilde yerleştirebiliyor. Özellikle küçük ve orta ölçekli şirketler, karmaşık AI veya ML algoritmalarını veya teknolojilerini öğrenmekve büyük yatırımlar yapmak zorunda kalmadan hemen denemeye başlayarak bunlardan yararlanabilirler.”
Yeni iş bölümü gündemde
Birçok sektör için uygulanabilir olan görev işleme konusunda da AI ile nasıl katkıda bulunabileceğimizi değerlendiriyoruz. Robotlara uygulandığında AI, insanları fiziksel açıdan zorlu ve genellikle stresli olan rutin eylemlerden kurtarabilir. Makineler, ağır bir malı depoda bir noktadan öbür noktaya götürürken en uygun rotayı bulma gibi bir insanın yapması zor olan işleri çok iyi yaparlar; hatta bazen insandan daha yüksek performans gösterirler. Buna karşın, bir kutunun yanlış rafa yerleştirildiğini anlamak gibi insanlara kolay görünen bazı işlerde robotlar iyi olmayabilir. Bu durumda iyi oldukları alanları bir araya getirerek insan robot işbirliği iyi fikir değil mi?
AI ve ML iş yerinde sağlığımıza zarar veren veya makinelerin insandan daha iyi olduğu işlerden bizleri kurtarıyor. Bu bizi gereksiz kılmaktan ziyade, daha fazla kişisel ve ekonomik özgürlük elde etmemize yardımcı oluyor. Kişilerarası ilişkiler, yaratıcılık ve biz insanların makinelerden daha iyi yapabildiği her şey için daha fazla özgürlüğe ve zamana sahip olabiliriz. Buna yönelik çalışıyoruz.
