Fotokopi makinesinde kağıt bitme olayı her ofis çalışanın başına gelmiş olması muhtemel bir olaydır. Hatta bu olayın bir benzerini ofisteki kahve makinesinde yaşamış olabilirsiniz. Peki ama fotokopi veya kahve makinesini en son kullananın kim olabileceğini düşündünüz mü? Biliyor olmanız bir şeyleri değiştirebilir mi? Chapleau, ofiste yer alan yazıcı, konferans teknolojisi ve projeksiyon cihazı gibi donanımlarda her daim problem yaşandığının bilinen bir gerçek olduğunu söylüyor. Nitekim, Green Elephant tarafından yapılan anket sonuçlarına göre katılımcıların yüzde 39’u bu tür donanımlarla ilgili konulardan pek hoşnut olmamasının yanında IT departmanı yaşanılanlarda suçlanan birim yer alıyor.
Chapleau, bu tür konular için bütçe arttırılması yönünde görüş belirtmesinin veya IT departmanının kullanıcılar tarafından duyulan güveni daha ileri taşımak adına sorumluluklarının bir kısmını üstlenmesi tavsiyesinin hoş karşılanmayacağının farkında olduğunu söylüyor. Fakat çalışmayan projeksiyon cihazı, kağıdı biten fotokopi makinesi veya mürekkebi biten yazıcı gibi problemlerin tüm iş yerlerinde yaşanılabilecek genel problemler olduğunu söylemek mümkün.
IT departmanı için “sahiplenerek” yazıcının bakımını yapmak veya bazı sorumlulukları üstlenmek Chapleau’ya göre en önemli müşterilere yani kullanıcılara değerlerini göstermeleri için bir fırsat niteliği taşıyor.
Tekrar güven konusuna dönülecek olursa konferans odalarının dizüstü bilgisayarlarınızı veya projektör cihazını uygun şekilde kullanılamaması, ağa dahil olan herhangi bir yazıcıdan istediğiniz zaman çıktı alınamaması IT departmanının saygınlığına zarar verecek durumlar olduğu aşikardır. Marka konusu IT departmanı için önemlidir. Sunulan servislerde kullanıcıların IT departmanının değerini görmemesi organizasyonun bütününde IT departmanının varlığının ikinci plana atılmasını tetikleyecektir. Her hafta bu tür işlere ekstradan bir saat ayırdığınız takdirde kullanıcıların memnuniyeti doğrultusunda çalışmalarınıza karşılık bulacağını şüphe götürmez bir gerçektir.
Bu konuların stratejik veya karlılık niteliklerini taşımayan konular olduğuna dikkat çeken Chapleau, bu özelliklerin yok sayılmasının üretkenliği, kullanıcı bağlılığını ve şirket genelindeki memnuniyeti olumsuz yönde etkileyebileceğini belirtiyor.
IT departmanının şirket içerisinde oluşan algıyı değiştirmek için kendilerine en yakın kullanıcıların en temel ihtiyaçları karşılayarak işe başlaması önemlidir. Ortaya koyulan çabanın kararlı olması gerekir. Aksi takdirde şirket içerisindeki kullanıcıların “IT departmanı yazıcıyı çalıştıramadığı takdirde büyük ölçekli stratejik projeyi nasıl hayata geçirebilir?” şeklinde düşünmesi veya yönetimin kendi içerisinde “Neden IT departmanına daha büyük bütçe sağlamalıyım?” sorusunu yöneltmesi söz konusu olabilir. Chapleau, tüm bunlardan hareketle değer kazanmanın en temel ihtiyaçların karşılanması ile başlayan bir süreç olduğunu söylüyor.