Alice ve Bob adındaki iki fizikçi, farklı laboratuvarlarda bulunan Charlie ve Debbie adındaki iki arkadaşın incelediği iki bağlı partikülle ilgileniyorlar. İlginç olan şey, Charlie ve Debbie’nin laboratuvarları arasında mesafe olmasına rağmen, bu partiküllerin birbirleriyle bağlı olmalarıdır. Bu durumu anlamak için kuantum kavramlarını düşünelim:
Kuantum bağlantısı, birbirine bağlı iki parçacığın, bir parçacığın durumu değiştiğinde diğerinin durumunun anında değiştiği bir fenomendir. Yani, bir parçacığın özellikleri ölçüldüğünde, diğer parçacığın özellikleri hemen belirlenir, mesafe önemli değildir.
Burada, Charlie ve Debbie’nin bağlı partikülleri kendi laboratuvarlarında incelediklerinde, bu ölçümler birbirleriyle bağlantılıdır. Ancak, ilginç bir şekilde, Alice ve Bob’un gözlemleri birbirinden bağımsızdır. Yani, Charlie ve Debbie’nin laboratuvarlarındaki gözlemleri, Alice ve Bob’un gözlemlerini etkilemez ve dış dünyaya taşınamaz.
Bu durum, kuantum bağlantısının ilginç özelliklerinden birini yansıtıyor: bir parçacığın durumu ölçüldüğünde, diğer parçacığın durumu hemen belirlenir, ancak bu bağlantı dış dünyaya taşınamaz. Bu kavram, kuantum mekaniği alanındaki belirli deneylerde karşılaşılan zorlayıcı ve çoğu zaman şaşırtıcı bir özelliktir.
Bu bulgular, gözlemin nesnel gerçeklik üzerindeki etkisini ve kuantum düzeyinde birden fazla gerçekliğin var olabileceğini gösteriyor. Bu, fizikçilerin gözlemle ilgili yeni sorunları çözmesi gerektiğini ve kuantum mekaniklerinin nesnel çöküş teorisine yol açıp açmayacağını veya bahsedilen üç basit kuralın reddedilip reddedilmeyeceğini belirtiyor. Bu durum, özgür irade ve determinizm gibi konseptleri de sorgulamaya açıyor ve gözlemcilerin etkileşime girdiği anda paylaşılan bir gerçekliğin ortaya çıkabileceğini gösteriyor.