CMO tek başına kalmamalı
Şimdiye kadar hep genel anlamıyla CMO’ların teknolojiyle aralarında olan mesafeye değinmiş olabiliriz. Ancak bunun tersi durumlar da geçerli olabiliyor. Mesela bazen pazarlama yöneticileri teknoloji satın alması yaparken IT’i bu işten uzak tutmaya çalışıyor olabilir. Sonuç teknoloji sağlayıcısının elinde uzun bir ihtiyaçlar listesi ve bitmek bitmeyen test süreçleri, en nihayetinde rakibe kaçırılan müşteriler… Forrester, pazarlama teknolojilerinin alınmasında IT bölümünün bilgilendirilmemesinin yaratabileceği olumsuz sonuçları üç maddede sıralıyor:
- Herkes ekranı donan laptopun bataryasını çıkarıp takarak yeniden başlatmasını bilir. Ancak kurumsal teknolojide işler bu kadar kolay işlemiyor. Pazarlamacılar, teknoloji alacakları sağlayıcıların dikenleri olduğunu, başarısızlıklar yaşandığı zaman anlamaya meyilli. O yüzden, teknolojiyi almadan önce doğru soruları soran ve beklentilerin karşılanıp karşılanamayacağını görebilen tek kişi olan CIO’u da yanına almaları gerekiyor.
- CIO’lar aynı zamanda teknolojinin maliyetini en iyi hesaplayabilen ve yatırımın geri dönüşü konusunda en gerçekçi olan yöneticilerdir. Pazarlama teknoloji sağlayıcısının abonelik ücretini basit bir şekilde anlatması kadar kolay değildir bu. Birisinin Microsoft lisanslaması konusunda da doktora sahibi olması gerekiyor. Forrester, bir işletmede sistem ve ekipmanlara sahip olunması ve işletilmesini kısaca MOOSE olarak kısaltıyor. Maliyetleri kontrol altında tutacak kişiler ve deneyimler olmazsa, yeni teknoloji yatırımları yapıldığında MOOSE’ın işletmeye sağladığı faydadan çok daha maliyetli olacağını söylüyor.
- Pazarlama teknoloji sağlayıcısı başarısız olduğunda CMO kendini, uzun süreli bir anlaşmaya hapsolmuş olarak bulur. Ancak CMO, bu anlaşmayı yapmadan önce sürece CIO’u da dahil ederse, CIO teknoloji sağlayıcısıyla pazarlık sürecinin sağlam bir şekilde yürütülmesini ve başarılı bir sözleşmeye imza atılmasını sağlar.
Bu yazı IT PRO’nun 182. sayısında yayınlanmıştır.