Dünyadaki tüm kullanıcılar, Siri, Alexa, Cortana ve Google Assistant olarak bildiğimiz ses asistanlarının ardındaki teknolojiyi yani konuşma kullanıcı arayüzü (CUI) teknolojisini hızla benimsediler. Raporlar, dünya çapında 24 milyondan fazla sesle etkinleştirilmiş makinenin piyasaya çıktığını ve büyümenin de hızla devam edeceğini gösteriyor. Peki bu cihazlardaki ses asistanı ne kadar güvenli?
Klavyeyi birincil giriş aygıtı olarak kullanmaktan yavaş yavaş uzaklaşıyoruz. Bir soru sormak veya bir komut vermek için sesimizi daha çok kullanır oldu. Ancak bu teknoloji, ses verilerinin nasıl manipüle edileceği ve bu cihazların hangi tehlikeler altında olduğu konularında yeni sorular yaratıyor. Bu akıllı cihazlar bazı ev işlevlerini kontrol etmeye başladığından beri doğal olarak gizlilik ve güvenlik ile ilgili endişeler ortaya çıktı. Cihazların konuşmaları dinleyebilmeleri ve potansiyel olarak kaydedebilmeleri ciddi gizlilik sorunlarını da beraberinde getiriyor.
Son olaylar, meşru şirketlerin bile cihazların ses hassasiyetini kötüye kullanmanın benzersiz yollarını bulduğunu gösteriyor. Örneğin, popüler bir fast food zincirini sesli asistanları kasten kendi çıkarı için kullanarak ürünlerinin tanımlarının araştırılmasını tetikleyen bir reklam hazırladı. Bu da cihazların yeteneklerinin apaçık, başarılı ve en önemlisi yasadışı olmayan bir şekilde kullanılmasıydı. Yeni teknolojik topraklar bu cihazların kullanımına ilişkin herhangi bir kural bulunmadığı anlamına geliyor.
Ayrıca, bu cihazların istem dışı olarak bilgi kaydettiği veya verilen emirleri uyguladığı olaylar da var. Bu, en azından bir kez şanslı bir sonuca neden olurken, aynı zamanda olumsuz tarafları da var. Üretici tarafında verileri toplayıp saklayabilir ve savunmasız kullanıcı profilleri oluşturabilir. Elbette her zaman için en son teknolojiyi kullanmaya çalışan ya da kişisel verileri çalmak için yeni yollar arayan kötü niyetli saldırganlar da var.
