Yapay zeka ile çalışan yönlendirilebilir dalga teknolojisiyle geleceğin otonom sürüş standartlarını belirlemeyi hedefleyen Metawave; sürüş esnasındaki kör noktaları tespit eden yeni bir anten ve elektronik dalga teknolojisini ticarileştirerek adından söz ettirmeye hazırlanıyor.
İlk bilgisayar, ethernet kartı ve lazer yazıcı gibi bilişim dünyasının en önemli icatlarının mucidi olan efsanevi AR-GE merkezi Xerox PARC, kuluçkasında barındırdığı start-up şirketi Metawave’i kendisinden ayırdı. Uzunca bir süredir konu uzmanı Xerox PARC bilim insanları ile PARC laboratuvarlarında ortak çalışmalar yürüten Metawave şirketi, Xerox PARC tarafından lisanslanan yeni bir teknolojiyi ticarileştirmeye hazır hale geldi. Metawave tarafından piyasaya sunulacak teknoloji; 4G, 5G platformlar ve otonom araçlar için her fiziksel koşulda 3D tarama yaparak akıllı dalgalar yönlendiren “Dijital Göz (Digital Eye)” adı verilen anten sistemleri üretilmesini sağlayacak. Otonom Sürüş (Sürücüsüz Araba) alanında yeni standartlar belirleyecek; yapay zeka ile çalışan bu yeni anten ve dalga teknolojisi, Silikon Vadisi ve New York’tan pek çok büyük yatırımcı tarafından hali hazırda fonlanıyor.
Kör noktaları algılayan radarlar geliyor
Günümüz otomobil radarlarının nesneleri birbirinden ayıramamaları, uzun mesafelerde iyi çalışmamaları ve zorlu koşullarda yavaş işlemeleri; mevcut araba radarlarının sürüş güvenliği konusunda sunduğu imkanların kısıtlı ve sınırlı olarak nitelendirilmesine sebep oluyor. Ancak Metawave’in ultra hızlı dalga yönlendirme ve taramayı akıllı algoritmalarla birleştiren teknolojisi, nesneleri 3 boyutlu (3D) olarak görüntüleme, tanılama, ve sınıflandırmaya imkan tanıyor. Metawave’in geliştirdiği teknoloji, kör noktalarda yer alan nesneleri algılayabiliyor ve trafik şablonlarını inceleyerek anında kaza durumu tahmini gerçekleştirebiliyor. Bütün bu özellikleri tüm hava koşullarında aynı performansla sunabilen teknoloji, otomobil radarlarının geleceğini temsil ediyor ve dünyayı kusursuz otonom araçlara bir adım daha yaklaştırıyor.
Metawave CEO’su Dr. Maha Achour; “Metawave, yapay zeka ve metamalzemeler üzerine devrim niteliğinde kablosuz teknoloji çözümleri üretmeyi hedefleyen start up bir şirket. Metawave’i adaptif metamalzemeler ve yapay zeka kullanarak, kablosuz teknolojilere boyut atlatmak için kurduk. Metawave, otomotiv endüstrisinin radarlar hakkındaki düşüncelerini kökten değiştirecek. Şirket olarak misyonumuz gerçek 3 boyutlu görüntü sağlayabilen, Araçtan Altyapıya (V2I) ve Araçtan Araca (V2V) iletişim gerçekleştirebilen yüksek zekalı ve performanslı otomobil radarları üretmek” dedi.
Çalışmalarını PARC’ta geliştirilmiş bir sinai mülkiyet üzerinde gerçekleştiren Metawave, Metamalzeme Frekans Adaptif Yönlendirme Teknolojisi (M-FAST) platformunu endüstrinin dönüşümüne liderlik etmek üzere geliştirirken önde gelen otomotiv şirkletleriyle iş birliği yapıyor. Metawave ayrıca 5G yerleşimini hızlandırmak için global telekomünikasyon altyapısı sağlayıcıları ve opertatörlerle de çalışacak. M- FAST teknolojisinin cep telefonlarında kullanılması akıllı radyo arayüzlerini ortaya çıkararak daha fazla bant genişliği talep eden çok sayıda cihazı destekleyen ağlar oluşturulmasına imkan sağlayacak.
Xerox PARC CEO’su Dr. Tolga Kurtoğlu; Metawave’in PARC kuluçkasından ayrılması, PARC’ın start up camiasına olan benzersiz bağlılığını, katkısını ve üst düzey inovasyon ekosistemini nasıl ortaya çıkardığını gösteriyor. Saygın PARC araştırmacılarıyla çalışan Metawave dayanıklı, güvenli ve makul fiyatlı 4G ve 5G ağlarına olan ihtiyaca da karşılık verirken, otonom güvenli sürüş yap bozunun kayıp parçalarından birini temin edecek” dedi.
Xerox PARC çığır açan teknolojik araştırmalarının yanısıra, 40 yıldır pek çok start up şirketine kuluçkalık yapıyor. PARC, ticari değer getirecek bir fikri veya projeyi belli bir aşamaya getirmiş ama daha fazla ilerletememiş start up adayı şirketleri bünyesine alarak, kendi teknolojik uzmanlıklarını, sinai mülk, tesis ve kaynaklarını, laboratuar ortamlarını ve ilgili uzman bilim insanlarını söz konusu proje üzerine odaklayarak projenin hayata geçmesine, fonlanmasına ve ticari bir ürün haline gelmesine destek oluyor. PARC yaptığı bu hizmetler karşılığında, projenin hazır bir bütçesi varsa nakit bir danışmanlık ücreti yoksa telif hakkı, hisse payı ve lisans ücreti gibi adlarla bir gelir elde ediyor. Son dönemlerde PowerCloud Systems, Meshin, SolFocus ve Powerset gibi 30’dan fazla şirket piyasaya PARC aracılığıyla giriş yapmış bulunuyor.