Veri yedekleme, felaket kurtarma ve sanallaştırma alanlarında yazılım çözümleri sunan Veeam, geçtiğimiz yıl yaptığı araştırmaya göre kurumlar, veri erişiminde yaşadıkları hatalardan dolayı her yıl 2 milyon dolardan fazla para kaybediyor. Aralık ayında Ankara’da düzenledikleri özel etkinlik için Türkiye’ye gelen Veeam Güney EMEA Bölgesi Başkan Yardımcısı Olivier Robinne, erişebilirlikte yaşanabilecek aksaklıkların kurumlar tarafında yarattığı riskleri anlatıyor. “2013’te mobil uygulama pazarı yaklaşık 27 milyar dolardı ve 2017’ye gelindiğinde 76 milyar dolardan fazla olması bekleniyor. İşletmelerde çalışanların yaygın bir şekilde uygulamalara ve verilere erişim için tüketicilerden çok daha yoğun istekleri olacak ve bu baskı da BT yöneticilerinin erişilebilirlik modellerini yeniden düşünmelerine yol açacak” diyen Robinne, sanallaştırmanın hız kazanasıyla ağ çevikliğinin ve güvenilirliğin ilgi odalığı haline geleceğine dikkat çekiyor. Eskiden gelen alışkanlıkların değişmeye mahkum olduğunu dile getiren Robinne, “Bazı firmaların bu trendi fark edemeyeceklerini öngörüyorum, dolayısıyla önümüzdeki 12 ayda bazı yüksek profilli firmalarda bilgi erişim felaketleriyle karşılaşabiliriz” açıklamasında bulunuyor.
Veri ayak izleri yönetilmek zorunda
Robinne, patlama yaşayan veri hacmi konusunda da şirketlere tavsiyelerde bulunuyor: “İşletmeler 2015 boyunca patlama yapan veri ayak izlerini yönetmek amacıyla yeni yatırımlar yapacak ve var olan modern veri merkezlerini geliştirecekler. Ben bu eğilimin hız kazandığını görüyorum. Önümüzdeki 12-24 aylık süreçte veri sınıflandırma için bir stratejiye sahip olmak büyük önem kazanacak. Hangi verilerin saklanacağı ve hangilerinin gözden çıkarılacağı, hangi verinin bulutta saklanmasının uygun olduğu hangisinin de şirket ağlarında saklanacağı kararını vermek işletme yöneticilerine bağlı olacak. Veri katlanarak büyüdükçe her şeyi saklamak da gerçek ve imkansız bir mücadeleye neden olacak.”
Nesnelerin internetine dikkat!
Robinne’nin uyardığı bir diğer konu ise nesnelerin internetiyle ilgili. IDC öngörülerine göre dünyada ‘nesnelerin interneti’ pazarının 2013’te 1.9 trilyon dolarken, 2020’de 7.1 trilyona ulaşacağına dikkat çeken Robinne, “Bu da önümüzdeki 12 – 24 aylık dönemde BT bölümleri için büyük sorunlara sebep olacak” diyor ve ekliyor: “Hizmet güvenilirliği ve erişilebilirliği en önemli konu haline gelecek. Kullanıcılar kesintisiz hizmeti bekleyecekler ve BT’nin de bunu sağlaması için tüm gözler üstünde olacak. Bunun yapılamaması işletmelere pahalıya mal olacak. Çoktan kesinti yüzünden uğranılan zarar 6 hanelere ulaştı. Nesnelerin interneti çağında ise çok daha pahalı olacak. 2015, BT’nin elinden geleni yaptığı ve ulaşılabilirliği kabul ettiği yıl olacak ya da işletmeler kendi kılıçlarının üzerine düşecek.”
Gelirleri yüzde 50’den fazla arttı
Markanın Türkiye’de toplamda 6 kişilik bir yapılanması var. İsviçre merkezli… Markanın faaliyet gösterdiği alanı “veri merkezi ulaşılabilirliği” olarak tanımlamak mümkün. Markanın Türkiye faaliyetleri 2009’da başladı. 2011’de ise kendi ofisi ile pazarda yer almaya başladı. Kendi ofislerini açmalarından bu yana Türkiye’deki gelirlerini yüzde 50’den fazla artırdıklarını söyleyen, “Türkiye, böylede diğer ülkelerden daha fazla büyüyor” diyor. Güney EMEA bölgesinden sorumlu olan Robinne, kendi bölgesinde en hızlı büyüyen ülkenin Türkiye olduğunu belirtiyor. Bu bölge içinde yer alan ülkeler arasında Fransa, İspanya, İtalya, Portekiz gibi oldukça büyük olanlar da var. Robinne, Türkiye’de 350’den fazla iş ortağı ve 1800’den fazla da müşteriye sahip olduklarını söylerine ekliyor.
Bu yazı, “Erişebilir olmanın dayanılmaz ağırlığı” bağlığıyla IT PRO’nun 181. sayısında yayınlanmıştır.
