Çin Devlet Başkanı Xi Jinping, G20 zirvesinde yapay zeka konusundaki görüşlerini dile getirdi. Xi, bu teknolojinin sadece zengin ülkelerin tekelinde olmaması gerektiğini vurgulayarak, tüm ülkelerin bu alandan eşit şekilde faydalanması gerektiğinin altını çizdi. Açıklamaları, küresel düzeyde yapay zeka politikalarının nasıl şekilleneceğine dair önemli bir tartışma başlattı. Yapay zeka, günümüzde birçok sektörde devrim yaratma potansiyeline sahip. Ancak Xi, bu potansiyelin yalnızca gelişmiş ülkeler tarafından kullanılmasını eleştirerek, gelişmekte olan ülkelerin de bu teknolojiden yararlanabilmesi için uluslararası işbirliğinin önemine dikkat çekti. Bu yaklaşım, teknolojik eşitsizliğin azaltılmasına yönelik bir adım olarak değerlendiriliyor.
Ayrıca, Xi Jinping, yapay zekanın etik kullanımı konusunda da uyarılarda bulundu. Teknolojinin kötüye kullanılmasının önüne geçilmesi gerektiğini belirterek, tüm ülkelerin bu konuda ortak standartlar geliştirmesi gerektiğini ifade etti. Bu durum, yapay zeka uygulamalarının güvenliği ve şeffaflığı açısından kritik bir öneme sahip. Zirvede yapılan tartışmalarda, yapay zekanın sağlık, eğitim ve tarım gibi alanlarda nasıl fayda sağlayabileceği de ele alındı. Xi, bu teknolojinin özellikle kırsal bölgelerdeki yaşam kalitesini artırma potansiyelini vurgulayarak, bu alandaki yatırımların artırılması gerektiğini belirtti. Gelişmekte olan ülkelerin, yapay zeka sayesinde ekonomik büyümelerini hızlandırabileceği düşünülüyor.
Çin’in bu konudaki tutumu, diğer G20 ülkeleri tarafından da ilgiyle karşılandı. Bazı ülkeler, Xi’nin önerilerini destekleyerek, yapay zeka alanında daha fazla işbirliği yapılması gerektiğini ifade etti. Bu durum, uluslararası düzeyde yapay zeka politikalarının daha kapsayıcı hale gelmesine zemin hazırlayabilir. Xi Jinping’in G20 zirvesindeki bu açıklamaları, yapay zekanın geleceği hakkında önemli bir tartışma başlattı. Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler arasındaki teknolojik uçurumun kapatılması için atılacak adımlar, dünya genelinde ekonomik dengeleri etkileyebilir. Bu nedenle, zirve sonrasında yapılacak çalışmalar büyük bir önem taşıyor.
