Yirmi yıl önce, Google’ın Gmail hizmeti e-posta kullanımını kökten değiştirdi. İnsanlar, bu hizmetin Google’ın 1 Nisan Şaka Günü’nde yaptığı bir şaka olduğunu düşündüler. Ancak Gmail, kullanıcılara 1 gigabayt depolama alanı sunarak, o dönemde Yahoo ve Microsoft’un sunduğu webmail hizmetlerindeki 30 ila 60 e-posta kapasitesine kıyasla yaklaşık 13,500 e-posta saklama imkanı verdi. Bu, 250 ila 500 kat daha fazla e-posta depolama alanı anlamına geliyordu.
Gmail’in devrim niteliğindeki bir diğer özelliği de, Google’ın arama teknolojisiyle donatılmış olmasıydı. Böylece kullanıcılar, eski bir e-postadan, fotoğraftan veya hizmette saklanan diğer kişisel bilgilerden hızlıca bir bilgi parçasını geri alabiliyorlardı. Ayrıca, aynı konu hakkındaki ileti dizisini otomatik olarak bir araya getirerek, her şeyin tek bir konuşma gibi akmasını sağlıyordu.
Marissa Mayer gibi eski Google yöneticileri, Gmail’in tasarımında önemli roller oynadılar. Mayer, daha sonra Yahoo’nun CEO’su oldu ve Gmail’in yanı sıra diğer şirket ürünlerinin tasarımına da yardımcı oldu. Gmail’in ilk sunumu, depolama, arama ve hız olmak üzere ‘3S’ üzerine kuruluydu.
Gmail’in yaratıcısı Paul Buchheit, Gmail’i inşa etme çabaları hakkında AP ile yaptığı bir röportajda, Gmail’in insanların bir web tarayıcısı içinde mümkün olan uygulama türleri hakkındaki algılarını değiştirdiğini belirtti. Gmail’in geliştirilmesi, Dilbert çizgi romanındaki bir şaka referans alınarak “Caribou” adlı bir proje olarak üç yıl sürdü.