Bugün 50’den fazla ülkeye eğitim ihraç eden AcademyTech’in CEO’su Özcan Yıldız, uluslararası başarısının odak noktasında ‘uzmanlaşmak’ olduğunu söylüyor. Yıldız’a göre, öngörü yeteneği ve vizyoner bakış açısı AcademyTech’i iki yıl üst üste Deloitte Teknoloji Fast 50 Ödülü’nün sahibi yaptı.
Derya COŞKUN
Sadece bir girişimci ve yatırımcı olarak düşünülmemesi gereken nadir insanlardan biri Özcan Yıldız… Kurduğu şirketin ismi de hizmet verdiği sektör de ‘eğitimci’ kimliğinden geliyor. Aynı zamanda Yeditepe Üniversitesi’nde aktif şekilde öğretim görevlisi olarak eğitimler veren Yıldız, ‘İlk göz ağrım’ dediği AcademyTech’i kurmasının ardından, sabırlı çalışmaları sonucu küresel krizin baş gösterdiği 2008 yılında önemli ve büyük yatırımlar yapmış…
Önemli öngörülerle ve büyük yatırımlarla adım adım büyüttüğü firmasının bugün 3 farklı kıtada, 5 ofisi bulunduğunu ve 50’nin üzerinde ülkeye eğitim dolayısıyla know-how ihraç ettiğini söylüyor Özcan Yıldız. Bu başarının ardında yazının başında da vurguladığımız gibi sabır ve çok çalışmak yatıyor. Bir diğer önemli etken ise Özcan Yıldız’ın deyimiyle ‘uzmanlaşmak…”
Doğru rüzgârı takip edip, doğru kararlarla bugün Cisco’nun önemli bir partneri haline gelen AcademyTech, kurumlara sunduğu teknoloji hizmetiyle Dominik Cumhuriyeti’nden Çin’e, Kosta Rika’dan Nepal’e kadar dünyanın dört bir yanında parlamaya devam ediyor. AcademyTech CEO’su Özcan Yıldız ile eğitim teknolojilerini, şirket stratejilerini ve elbette 2016 hedeflerini konuştuk…
22 yıllık bir deneyimin ürünü AcademyTech!
2002 yılında kurulan AcademyTech, küresel krizin baş gösterdiği 2008 yılında adeta krizi fırsata çeviriyor. “Türkiye’deki birçok firmanın yapmadığı öngörüleri yaptık ve bu denli hızlı ilerledik” diyen Yıldız’a göre, o dönemde dünya küçülürken Türkiye gelişmekte olan ülkeler arasında parlayan bir yıldız oldu. “Her kriz, bir fırsattır” vurgusunu yapan Yıldız, “Bu potansiyel fırsatı uluslararası yatırımlarla destekleyerek bilgi teknolojileri eğitimleri pazarında bir dünya markasına sahip olduk” diyor.
“Ofislerimizde ilgili ülkenin dilini bilen eğitmenler bulunuyor”
Bireysel eğitimle başlayan serüven, video kanallarında bireysel eğitim videolarının izlenir hale gelmesinin ardından başka bir boyuta taşınıyor. Artık şirketlere eğitim vermeye başlayan AcademyTech, Cisco gibi büyük bir partnerin yol arkadaşlığı ile Dominik Cumhuriyeti, Kosta Rika, Libya, BAE, Güney Afrika, Rusya, Avrupa, Hindistan, Singapur, Malezya, Nepal, Afganistan gibi ülkeler ile eğitim alanında işbirliği çalışmaları gerçekleştiriyor. Özcan Yıldız bu süreci şöyle anlatıyor: “Yaptığımız yatırımlardan sonra da Türkiye’ye Dominik Cumhuriyeti, Kosta Rika, Libya, Dubai, Güney Afrika, Rusya, Avrupa’dan, Hindistan’dan insanlar getirmeye başladık. Stratejik partnerimiz Cisco ve dünyanın her yerine cihaz satabildiği gibi hizmet de götürüyor. Özetle, global bir şirket. Bu markayı Dominik Cumhuriyeti’nde satın alan birisi eğitim için gidebilecekleri ülkeleri araştırdığında Türkiye’yi de bir seçenek olarak görebiliyor. Hatırlanacağı üzere Avrupa krizin eşiğinde iken Türkiye ekonomisiyle yükselen bir ülke konumunda idi. Bu da insanların dikkatini çekiyor ve Türkiye’ye gelmeye başlıyorlar. Ofislerimizde ilgili ülkenin dilini bilen eğitmenler bulunuyor. Bunun bize birçok artısı oldu. Ciromuzun büyük çoğunluğunu yurtdışından sağlıyoruz. Bunun yanında, birçok firma küçülürken önümüzdeki yıllarda yine artarak büyüyeceğimizi düşünüyorum. Cisco’nun dünya çapında partner olduğu nadir firmalardan biriyiz. Sadakatimizle onlara güven veriyoruz. Bunlar büyümemizde önemli etkenler arasında. Keyifli bir iş yaparken aynı zamanda kazanıyoruz.”
“Küçük ölçekli firmalar mutlaka uzmanlaşmalı”
Yatırımcı kimliğinin yanı sıra, kendisi de eğitimci olan Özcan Yıldız, hiç düşünmeden bu sektöre yatırım yapmaya karar veriyor. 1995 yılından bu yana eğitim verdiğini hatırlatan Yıldız, “Bu tecrübe benim sektöre girmemde etken oldu” diyor. Rüzgârı takip etmenin de önemli olduğuna işaret eden Yıldız, zamanında ve doğru kararlar ile planlanan yatırımlar yaparak şirketini kurduğunu belirtiyor. Yıldız şöyle konuşuyor: “Ticaret ile uğraşanların diliyle anlatayım. Kapalıçarşı’da, Mercan piyasasında büyüdüğüm için, ticarette zorluk derecesinin Nirvana’sını gördüm. Farkındalık yaratmanın ne denli önemli olduğunu, küçük farklılıkların bile müşterinin sizi seçmesine neden olacağını bu piyasadan öğrendim. Aynı ürünü satarsınız, vitrini değiştirirsiniz müşteri sizi seçer veya Alman müşteriye Almanca ‘Hoş geldiniz, ne istersiniz?’ dersiniz; farklılık yaratırsınız, müşteriyi mağazanıza çekersiniz. Türkiye’deki küçük ölçekli firmalara sık sık tavsiyemiz oluyor; farkındalık yaratmak için uzmanlaşmak! Biz uzmanlaşarak başarılı olduk. Yaptığımız her işe uzman olarak dâhil olduk. Cisco teknolojilerinde girmemiz gereken bütün alanlara girdik. Dünya’da ki gelişen teknolojileri takip ederken, kurumsal firmaların potansiyel ihtiyaçlarını analiz ettik ve ileri teknolojilere 2 milyon dolara yakın yatırım yaptık. Bu yatırım birçok alanda küçük bir yatırım gibi düşünülebilir, ama küresel teknoloji eğitimleri piyasasında bu yatırımlarımız sayesinde, Cisco tarafından gelişmekte olan ülkelerdeki 180 eğitim firması arasından dördüncü olmayı başardık.”
“Her şeyi yaparım iddiasında bulunan şirketler batmaya mahkûm!”
Teknoloji konusunda müdahil olacakları işlerin net olduğu gibi, müdahil olmayacakları işlerinde çok net olduğunu dile getiren Özcan Yıldız, firmaların her şeyi yapamayacağını, ‘her şeyi yaparım’ iddiasında bulunan şirketlerin batmaya mahkûm olduğunu vurguluyor. “Biz farklı sektörden alanında lider birçok şirket ile iş yaptığımız, onların bilgi işlem personelini eğittiğimiz gibi sistem entegratörü firmaların da ekiplerine destek veriyoruz. Ürün kurulumu ve entegrasyonu için onların personelini en iyi şekilde sahaya hazırlıyoruz. Bu kişiler bizden aldıkları eğitimle uzmanlaşarak ve bilgi birikimlerini pekiştirerek sektörde hizmet sunuyorlar” diyen Yıldız, Türkiye’de Cisco’nun en yetkili eğitim partneri olmalarının da etkisiyle kendilerine güvenlerinin tam olduğunun altını çiziyor.
Hemen hemen bütün büyük firmalara ve bankalara hizmet sunduklarını belirten Yıldız, “Her sektörden belli ölçekteki firma ile iş yapmış olmak başarıyı da beraberinde getiriyor. Bizim eğitim verdiğimiz teknolojiler Cisco’nun üst segment teknolojileri. Bu teknolojiler Türkiye’de çok az kamu kurum ve kuruluşlar tarafından kullanılıyor. Biz AcademyTech olarak sadece Türkiye’ye iş yapıyor olsak alabileceğimiz iş adedi 500’ü geçmeyecektir. Ancak küresel alanda yatırımlarınız olduğu için örneğin her ülkeden 500 adet iş alma şansınız çok yüksektir. Dolayısıyla küçük işletmelerden ziyade büyük şirketlere gitmek durumundayız” diyor.
“Teknolojinin beşiği sayılan ABD’de de eğitim veriyoruz”
Bu noktadan bakıldığında, AcademyTech için yurtdışı devreye giriyor. Özcan Yıldız’ın da belirttiği gibi şirketin cirosunun önemli bir kısmı yurtdışı kaynaklı… Türkiye’de bu alanda eğitim verebilecekleri firma sayısının kısıtlı olması AcademyTech’in uluslararası marka olmasını sağlıyor. Bu noktalara ‘uzmanlaşarak’ ulaşılabileceğinin altını çizen Yıldız, şöyle devam ediyor: “Dünya uzmanlaşmaya gidiyor, ülkeler de uzmanlaşıyor. Dolayısıyla uzmanlaşamayan firma kaybedecek ve uzmanlaşmadığınız takdirde zaten kabul edilmeyeceksiniz. Biz kendi alanımızda uzmanlaşmanın meyvelerini aldık, almaya da devam ediyoruz. Bir Türk eğitim firması olarak teknolojinin beşiği sayılan ABD’de bile bugün eğitim veriyoruz.”
“Türkiye’deki bilinirliğinin ötesinde Global Teknoloji pazarında tercih edilen bir markayız”
İki ürünleri olduğunu söyleyen Özcan Yıldız, yaptıkları yatırımlarla bazı noktalarda tekel olarak kabul edildiklerini ifade ediyor. Cisco eğitimlerinin tamamlayıcısı olan eğitim laboratuvarları hizmeti sağladıklarını söyleyen Yıldız, 50’nin üzerindeki ülkeye 300’ü aşkın eğitim firmasına bu servisi sağladıklarını aktarıyor. Eğitim ihraç eden AcademyTech, verdiği eğitimlerle bugün dünyada tanınırlığını artırıyor. “Latin Amerika’dan gelen taleplere ek olarak İtalya ve İspanya’dan talep almaya başlayınca Madrid’de bir firma ile stratejik iş ortaklığı anlaşması imzaladık” diyen Özcan Yıldız, Dubai’de ve Nijerya’da Franchise ofislerinin de bulunmasının uluslararası bir marka olmalarını kolaylaştırdığını aktarıyor. Yıldız, “O noktadaki potansiyeli görüyoruz. Zira bir Türk firması olarak dünyanın farklı ülkelerinde ofislerinizin olması önemli bir değer. Yaptığımız yatırımlardan herhangi bir kaybımız olmadığı gibi bugüne kadar ofis kapatmadık. Hatta daha fazla büyümeyi planlıyoruz. Personelimizi artırırken, 2016’nın son çeyreğinde bu bölgeleri daha çok canlandırıyor olacağız. Ekibimizle bütün bu büyüme planlarını detaylı bir biçimde analiz ederek çalışmalar gerçekleştiriyoruz” diyor.
“Devlet desteği almıyoruz ama motivasyon istiyoruz”
Bütün bu başarı hikâyesinin ardında ise AcademyTech’in bireysel çabasından başka hiçbir destek yok. Firma devlet desteği de almıyor. “ Biz eğitim ve danışmanlık firmasıyız. Devlet ise üretim yapanlara ya da yazılım geliştirenlere destek veriyor” diyen Yıldız, 50’den fazla ülkeye fatura kesen bir firma olarak teşvikten ziyade motivasyon istediklerinin altını çiziyor. Bugün Dominik Cumhuriyeti’nden Hindistan’a, Güney Afrika’dan Rusya’ya kadar dünyanın birçok ülkesine eğitim hizmeti sağlayan bir firma olarak bunun bir ödülünün olması gerektiğine inandığını söyleyen Yıldız, “Bizim gibi firmalar motive edilmeli. Teşvikle büyümedik ama ödülle taçlandırılmak istiyoruz” yorumunda bulunuyor.
“Yatırımcı gözüyle 2016 hedefleri ve diğer şirketler”
Özcan Yıldız, 2016’nın hatta akabindeki yılların zor geçeceğinin bilincinde olduklarını; ancak hem teknoloji alanında AcademyTech’in hem de üretim ve inşaat alanındaki firmalarının büyümesinin devam edeceğini ifade ediyor. Yıldız şöyle devam ediyor: “Bugüne kadar, her an kriz olabilir mantığıyla temkinli davrandık, öte yandan hiç kriz olmayacakmışçasına Ar-Ge ve inovatif gelişimlerimizi sürdürdük, yatırımlar yaptık, bu sayede krizi birçok firmanın aksine büyüyerek aşacağımıza inanıyorum. Nitekim 2016’nın ilk çeyreğinde tüm firmalarımız bir önceki yıla nazaran yüzde 10 ile yüzde 30 oranında büyüdüler.”
Deloitte’ten, AcademyTech’e 2 yıl üst üste Teknoloji Fast 50 Ödülü
“Biz doğru alanda yatırım yapmamıza ek olarak vizyoner bakış açısı ve öngörü ile yol aldığımız için firmalar bizi seçiyor” diyen AcademyTech CEO’su Özcan Yıldız’a göre, Cisco’nun önemli bir partneri olmaktan öte AcademyTech’i pazarda doğru konumlandırdıkları için büyümeye devam ediyorlar. Özcan Yıldız bu konuda; “Cisco’nun uzmanlaşmış eğitim iş ortağıyız. 5 sene üst üste Türkiye’nin en iyi Eğitim İş Ortağı seçildik. Büyük bir değerin gücünü de arkamıza alarak ilerliyoruz. Uzmanlığımız ve işimize olan inancımız Deloitte’ten Teknoloji Fast 50 Ödülü ile taçlandırıldı. AcademyTech, Deloitte tarafından 2014 ve 2015 yıllarında iki yıl üst üste bu ödülü aldı. Bu bizim için önemli çünkü bu ödülü bize tarafsız olarak finansal sonuçlar neticesinde ve çalışmalarımızın karşılığında veriyorlar. Bu ödüle sahip olmak bizim başarımızın önemli bir göstergesi” diye konuşuyor.
“Yatırımlar doğru ve inovatif olmalı”
Röportajın başından itibaren Özcan Yıldız’ın vurguladığı bir konu var: “Benim öncelikle başarımın arkasında çok çalışmak ve sabırlı olmak yatıyor” diyen Yıldız, doğru noktaya yatırım yapılmasının da gerekliliğine işaret ediyor. Yıldız şöyle devam ediyor: “Çok sabırlı ve çalışkan olmazsanız yatırım yaptığınız ürünün geri dönüşünü alamazsınız. Yatırımlar doğru olmalı, özellikle inovatif olmalı. Türkiye inovatif ürünler konusunda çok geride. Zira görüyoruz ki yıllardır aynı ürünlerin üretimi yapılıyor. Yenilikçi bir çalışmaya şahit olamıyoruz. Bu noktada, hâlihazırda yapılan çalışmalar bile geliştirilebilir. Dünyayı gezmek şart değil, internet ortamında dahi yer almak bazı konularda çağrışım yapmanızı sağlıyor. Dijitalleşmenin etkisini saymak gerekiyor. Gündemimizde dijitalleşme var ve her şey artık dijital ortama taşınmak zorunda. Konumuz dijitalleşme olduğu için her şey dijital ortamda olmak zorunda.”
Çayın posasını IoT ayıracak!
Özcan Yıldız, projeleri arasında Nesnelerin İnterneti’nin de yer aldığını belirtiyor. Yıldız söz konusu projelerini şöyle açıklıyor: “Projemiz aslında IoT teknolojisine sahip bir çay makinesi. Tasarım olarak da gayet güzel olan bu çay otomatı 7 inç bir ekran barındırıyor. Yeşil çay, ıhlamur, siyah ve beyaz çay gibi birçok çay çeşidini demleyebiliyorsunuz. Elbette çayların demlenmesi için belli süreler var. Ancak çay uzun süre demlenirse içerisindeki aminoasitleri suya bırakıyor ve halk arasındaki deyimle ‘bayatlamış’ olarak kabul ediliyor. Biz de bunun için bir sistem geliştirdik. Asansör sistemi ile çay ve posayı birbirinden ayırıyoruz. Böylece demlenen çay bir saatte tükeniyorsa biz bunu üç saate kadar çıkarmış oluyoruz. Bu sistemin içerisindeki teknoloji IoT, yani Nesnelerin İnterneti… Bu bir inovatif yaklaşım.”