Hepsiburada CTO’su Alexey Shevenkov: “Geçtiğimiz yıl TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zeka Enstitüsü iş birliğiyle, Türkiye’de bir ilk olan e-ticaret inovasyon merkezini kurduk. Bu inovasyon merkezi ile Türkiye’nin yapay zeka alanında ihtiyaç duyduğu altyapı, araştırma ve geliştirme projelerine destek olmayı hedefliyoruz.”
Sizi daha yakından tanıyabilir miyiz? Hepsiburada’dan önceki profesyonel hayatınızı ve Hepsiburada ile nasıl tanıştığınızı paylaşır mısınız?
Hepsiburada’ya katılmadan önce 2005 yılından beri Rusya’nın lider teknoloji grubu Yandex’te çalışıyordum. Yandex’e 2005 yılında yazılım geliştirici olarak katıldım. 2009 yılında yazılım mühendisliği departmanını devraldım ve 2016 yılında Yandex.Market’in CTO’su oldum. Yandex’teki görevim boyunca Yandex.Market, Yandex.Uslugi, Yandex.Delivery ve Beru gibi çeşitli e-ticaret hizmetlerinin hayata geçirilmesine katkıda bulundum. Yandex’e katılmadan önce Luxoft’ta yazılım geliştirici olarak çalıştım ve Moskova Devlet Teknik Üniversitesi’nde (Bauman) yüksek lisans eğitimimi tamamladım.
Yandex’te çalışırken Türkiye ile yaptığımız iş birlikleri sayesinde Doğan Online ve Hepsiburada’yı tanıma fırsatım oldu. Türkiye’de yaptıkları işlerden haberdardım. Bana Hepsiburada’da iş fırsatı sunduklarında büyük bir heyecan duydum ve teklifi kabul ettim.
Hepsiburada’nın teknolojik altyapısında son dönemde nasıl bir dönüşüm yaşandı?
Hepsiburada olarak, ticaretin dijitalleşmesine öncülük etmek gibi bir vizyonumuz var. Hepsiburada teknolojinin içinde doğup büyüyen, teknolojinin yıkıcı değil yapıcı gücüne inanan bir şirket.
Perakende sektörünün itici gücü ve dijital dönüşümün önde gelen oyuncularından biri olan Hepsiburada, 20 yılı aşkın tecrübesiyle bugün 195 milyondan fazla ürün çeşidiyle, 12 milyon müşteriye ev sahipliği yapan dev bir platfor. Bu platformun büyüklüğü inanılmaz verilerle destekleniyor. Bu nedenle farklı kullanıcı tercihlerine hitap eden bir platform yaratmalıyız. Ödeme sayfalarından ürün önerilerine, filtrelemeden kişiselleştirmeye kadar sürecin her adımına hitap eden bir teknolojik altyapı çok önemli. Tüm teknolojik altyapımızı ve sektör deneyimimizi, 101.000’den fazla aktif satıcıya ve milyonlarca müşteriye kesintisiz, sorunsuz ve güvenli bir alışveriş deneyimi sağlamak için seferber ediyoruz.
Kendi teknolojilerini geliştiren bir e-ticaret platformuyuz. Türkiye’nin en büyük 20 Ar-Ge merkezinden birine sahibiz ve Sancaktepe’deki teknoloji merkezimizde bine yakın mühendis istihdam ediyoruz. Kendi teknolojilerimizi yaratıyor ve bu alanlarda sürekli yeni proje ve çalışmalar yürütüyoruz. Ürettiğimiz bu yeni teknolojiler, müşteri deneyimini geliştirmemize ve ticareti dijitalleştirmemize destek oluyor. Şimdilerde Hepsiburada Teknoloji Ekibi olarak HepsiTech markamızla 10 yılda yarattığımız başarı hikayesini, değeri ve deneyimi kendi ülkemizdeki sektöre ve kurumlara yaymak için yeni bir girişim başlatıyoruz.
İş ortaklarımız, KOBİ’lerimiz, satıcılarımız ve kadın girişimcilerimiz teknolojilerimizden faydalanıyor. Platformumuzu Türkiye’nin dört bir yanındaki KOBİ’lere, esnafa ve kadın girişimcilere açarak bu teknolojileri kullanmalarını ve böylece ticaretin dijitalleşmesine öncülük etmelerini sağlıyoruz. Örneğin, yapay zeka tabanlı satıcı tavsiye motorumuz sayesinde, Türkiye’nin herhangi bir ilindeki yerel bir satıcı, satışlarını artırmak için tavsiyelere erişebiliyor. Bu, teknolojiye erişimi nasıl demokratikleştirdiğimizin yalnızca bir örneği.
Hepsiburada’da kendi geliştirdiğimiz teknolojileri paydaşlarımızın kullanımına sunuyor, onların da teknolojilerimizle büyümesine olanak sağlıyoruz. Teknoloji ve inovasyonun öncelikli odağımız olduğu iş dünyasında teknolojinin okuluyuz. Finanstan pazarlamaya kadar işimizin her alanında süreçlerimizi bu bakış açısıyla planlıyoruz.
Özel ve genel bulut teknolojilerine adaptasyon, yazılım tanımlı veri merkezi ürünleri, uygulama modernizasyonu ve otomasyon ürünleri gibi birçok alanda yeni nesil teknolojiler üzerinde çalışıyoruz. Şirketlerin bu teknolojilere olan gereksinimleri ve adaptasyon için gerekli araçlar/lisanslar için ödenen maliyetler hızla artıyor. Son 10 yıldır yürüttüğümüz Ar-Ge çalışmalarıyla; Hepsiburada ve grup şirketlerimizdeki altyapı ihtiyaçlarımız için gereken teknolojilerin yazılması ve açık kaynak kodlu ürünlerin özelleştirilmesi için projeler üzerinde çalışıyoruz. Kendi açık kaynak özel bulut altyapımız, açık kaynak yük dengeleyicimiz, açık kaynak veritabanı izleme ve otomasyon aracımız, açık kaynak trafik analiz aracımız, kendi Kubernetes Engine ve otomasyon araçlarımız gibi birçok önemli projeyi hayata geçirdik.
Üretken yapay zeka gibi ileri teknolojiler e-ticaret sektörünü nasıl dönüştürecek?
Hepsiburada olarak, işimizin her aşamasında yapay zekayı aktif bir şekilde kullanarak e-ticarette alışveriş deneyimini geliştiriyoruz. Kullanıcıların alışveriş deneyimini iyileştirmek için yapay zeka (AI) kullanımı işimizin ayrılmaz bir parçası.
Yapay zeka araçları, müşteriler için kişiselleştirilmiş ürün önerileri oluşturmak ve bazı durumlarda talep üzerine hızlı bir şekilde ürün fikirleri üretmek için giderek daha fazla kullanılıyor. Bunu çevrimdışı perakendecilikte yapmak daha zor olsa da e-ticaret zengin bir kullanıcı davranışı verisi sağlıyor.
Teslimat süreçlerinden kullanıcılara sunulan önerilere kadar çeşitli alanlarda verimliliği artırmak için yapay zekadan yararlanıyoruz. Ayrıca, büyük veri ve makine öğrenimi gibi ileri teknolojiler de işimizin ayrılmaz bir parçası.
Hepsiburada olarak, Ar-Ge merkezimizde geniş bir veri bilimi ekibimiz var. Ayrıca, proje bazlı görevlerde çalışan çeşitli alanlarda uzmanlaşmış veri bilimi uzmanlarımız da var. Yapay zeka, büyük veri olmadan var olamaz. Bu nedenle 2017 yılından bu yana veri havuzumuzu ve veri kataloğumuzu oluşturmak için önemli yatırımlar yaptık. Bu verilerin kalitesini artırmak için kalite kontrol ve anomali tespiti için önemli mekanizmalar kurduk. Bu veriler ışığında geçmişi doğru yorumlamak, bugünün farkında olmak ve geleceğe yönelik isabetli kararlar almak için veriye dayalı sistemlerle çalışmalarımızı hızla sürdürüyoruz.
Bildiğiniz gibi Hepsiburada çok büyük bir ekosistem ve bu ekosistem içerisinde anomalileri tespit eden yapay zeka tabanlı sistemlerimiz var. Bu sistemler, kullanıcı geri bildirimlerine göre fiyat belirlemekten dolandırıcılığı önlemeye ve içerik kontrolüne kadar çeşitli alanlarda kullanılıyor. Birkaç örnek vermek gerekirse:
Fiyat Anomali Tespit Motoru: Bir satıcı farklı ve yüksek bir fiyat belirlerse, yapay zeka bunu hızlı bir şekilde tespit eder ve uyarı verir.
Kullanıcı Yorumlarının Akıllı Analizi: Müşterilerin sadece renk ve şekil hakkında değil, ürünün işlevi hakkında da daha ilgili ve mantıklı yorumlar yapmasını sağlamak adına, müşterilere kişiselleştirilmiş mesajlar göndererek yapay zeka aracılığıyla onların ilgisini çekiyoruz.
Dinamik Fiyatlandırma: Platformda milyonlarca ürün olduğu için ürün fiyatlarını tek tek elle değiştirmek ve yüklemek artık mümkün değil. Bu nedenle, bir yıldır bu görevi yapay zekaya devretmek için çalışıyoruz. Satıcılar da bu özellikten faydalanacak.
Öneri Motoru: Müşterinin önceki alışverişlerine dayanarak ve tercihlerini anlayarak, alışverişleri sırasında benzer ve anlamlı ürünler öneriyoruz.
Çok Araçlı Rota Optimizasyonu: Yapay zeka tabanlı ve Türk Patent ve Marka Kurumu onaylı Çok Araçlı Rota Optimizasyonu uygulamamız ile teslimat başarısını ve hızını artırıyoruz. Rota optimizasyonu sayesinde, kuryelerin günlük seyahat mesafelerinde yaklaşık %8’lik bir azalma ve yılda yaklaşık 30.000 ağaç değerinde karbondioksit emisyonu azaltımı elde ediyoruz. Çevre açısından faydalı olan bu yenilik aynı zamanda kuryelerin günlük planlama süresini %75 oranında azaltırken, son kilometre kuryelerinin günlük teslimat sayısını da artırıyor. Bu yenilikten önce, kurye başına günlük ortalama teslimat sayısı 89 iken şimdi 200’ü aştı. Ayrıca bu araç, müşterilere teslimattan üç saat önce bildirim gönderme olanağı da sağlıyor.
Müşteri beklentilerinin dönüşümü hangi alanlarda dönüşümü gerekli kılıyor? Teknoloji burada nasıl bir rol oynuyor?
Hepsiburada olarak müşterilerimizin beklentilerini karşılamak ve onlara kusursuz bir müşteri yolculuğu yaşatmak için teknolojiyi işimizin her alanında kullanıyoruz. Özellikle lojistik tarafına baktığımızda teslimatın nerede olduğunu takip edebilmek, müşterilerimizin önemsediği ve bizim de kendimizi geliştirerek fayda sağladığımız alanlar. Örnek vermek gerekirse, takip sistemimizde eskiden ürünün durumunu (hazırlanıyor, sevk edildi, dağıtımda gibi) gösterirken artık takip kısmında müşterilerimize bir harita açıyoruz ve eş zamanlı olarak kuryenin tam olarak hangi noktada olduğunu gösteriyoruz. Müşterilerimize artık canlı takip hizmeti sunuyoruz. Aynı zamanda sipariş verildikten sonra müşteriye adres değiştirme seçeneği de sunuyoruz. Yakın zamanda teslimat tarihini erteleme seçeneği de sunacağız. Tüm bu hizmetleri müşteri ihtiyaçlarının dönüşümü ile sunmaya başladık. Tüm bu projeleri geliştirebilmek için teknoloji alanında da ciddi yatırımlar yapıyoruz. Kullandığımız tüm yazılımlar kendi teknoloji ekiplerimiz tarafından geliştiriliyor, bu anlamda başka firmalara bağımlı olmak istemiyoruz.
Türkiye’deki yazılım ekosisteminde önemli bir daralma yaşandı ve birçok yazılımcı yurt dışına gitti. Hepsiburada bu dönemde geliştirme süreçlerinde herhangi bir zorlukla karşılaştı mı? Siz neler yaptınız?
Son yıllarda küreselleşme ve dünyada sınırların azalmasıyla birlikte, uluslararası etki yaratmak için daha fazla fırsat var. Türkiye’nin eğitim sistemi özellikle mühendislik alanında büyük potansiyele sahip başarılı gençler yetiştiriyor. Dolayısıyla genç ve yetenekli insanlar, yeteneklerini ve deneyimlerini ölçeklenebilir çözümler, veri bilimi modelleri, büyük veri çözümleri gibi zorlu büyük teknoloji alanlarında uygulayabilecekleri fırsatlar arıyorlar. Hepsiburada’da bu eğilimleri görüyoruz, çok yetenekli insanlar bazen yurt dışına gidiyor. Stratejimiz, yeteneklerimiz için ülke içinde fırsatlar yaratmak. Sadece yerel değil, uluslararası alanda da rekabetçi, bilinen ve kullanılan bir teknoloji inşa ederek bunu sağlıyoruz.
Yeni özellikler iş birimlerinden mi yoksa teknoloji departmanından mı geliyor? Teknoloji departmanları e-ticarete yenilik getirme konusunda ne kadar etkili?
Hepsiburada’da her iki senaryo da mümkün. Bazen iş birimlerinden gelen talep üzerine bir geliştirme yapılıyor, bazen de teknoloji ekibi yeni bir fikirle ortaya çıkıyor. Örneğin, “Akıllı Şef” adlı son uygulamamızda, müşterilerimiz pişirmek istedikleri bir yemeğin tarifini uygulamamız üzerinden görüntüleyebiliyor. Eksik malzemeleri belirliyor ve Hepsiexpress Market’ten doğrudan sipariş vermelerini sağlıyoruz. Bu, teknoloji ekibimizden gelen bir öneriydi. Öte yandan, Robotik Süreç Otomasyonu (RPA) teknolojisini de kullanıyoruz. Bu durumda iş birimleri zamanlarını alan ve tekrarlardan oluşan görevleri IT departmanına bildiriyor, teknoloji ekibimiz de onları bu iş yükünden kurtarmak için RPA kullanıyor.
Açık kaynak kodlu uygulamalar alanında bir dönüşüm yaşanıyor. Siz bu konuda neler yaptınız ve gelecek planlarınız neler?
Hepsiburada olarak, açık kaynak teknolojilerinin kullanımına önem veriyoruz. Geçtiğimiz yıl TÜBİTAK BİLGEM Yapay Zeka Enstitüsü iş birliğiyle, Türkiye’de bir ilk olan e-ticaret inovasyon merkezini kurduk. Bu inovasyon merkezi ile Türkiye’nin yapay zeka alanında ihtiyaç duyduğu altyapı, araştırma ve geliştirme projelerine destek olmayı hedefliyoruz. Bunu da kamu, üniversiteler ve girişimcilik ekosistemi ile iş birliği yaparak, Türkiye’yi geleceğin e-ticaret ve yapay zeka yetkinliklerine hazırlamak üzere gerçekleştirmeyi amaçlıyoruz.
Aynı zamanda, yapay zeka alanında genç bilim insanlarına teknoloji ve altyapımızı kullanarak eğitim vermeyi ve onları yapay zekanın gelecekteki ihtiyaçlarına hazırlamayı hedefliyoruz. Ayrıca geliştirdiğimiz yeni teknolojileri, “Hepsiburada Tech” çatısı altında diğer paydaşların ve ilgililerin kullanımına sunmak için çalışmalara başladık. Geçmişte belirli alanlar için dışarıdan lisanslı program ve yazılımlar kullanırken, şimdi bunları kendi yazılımcılarımızla kendi ihtiyaçlarımıza uygun olarak geliştiriyoruz. Daha sonra bu teknolojileri açık kaynak platformları aracılığıyla ihtiyacı olan diğer şirketlerin kullanımına sunacağız.
Açık kaynak kodlu uygulamaları entegre ederken ne gibi sorunlar ortaya çıkabilir ve bu sorunları aşmak veya önlemek için neler yapılabilir?
Açık kaynak kodlu ürünlerin getirdiği esneklik, özgürlük ve yönetilebilirlik açık kaynak kodlu ürünlere geçiş kararında en önemli itici faktörlerdir. Açık kaynak kodlu uygulamalar yeni teknolojilere hızlı ve kolay adaptasyon sağlamanın yanı sıra, yüksek sahip olma maliyetleri olan üretici bağımlılığından da kurtulmayı sağlıyor.
Ürünlerinize, kodlarınıza ve yönettiğiniz süreçlere hakimiyet, geçiş ve sonrasındaki yönetim için en önemli konulardan biridir. Açık kaynak kodlu ürünleri kullanmadan önce doğru ürünü seçmeniz, ihtiyaçlar ve mimariyi doğru planlamanız ve sonrasında ürünü doğru kullanacak ekipler oluşturmanız gerekiyor. Yukarıdaki faydaları elde ederken karşılaşabileceğiniz en önemli sorun ise herhangi bir kurumsal know-how olmadan ilerlemektir. Ekibin deneyimini desteklemek için deneyimli kişi ya da kuruluşlardan danışmanlık alabilir, açık kaynak topluluklarına katılabilirsiniz.
Geleceğe baktığınızda, e-ticaret sektörüne en büyük dönüşümü hangi teknolojilerin getireceğini düşünüyorsunuz? Hangi teknolojileri yakından takip ediyorsunuz?
Geleneksel alışveriş ile e-ticaret arasındaki en önemli farklardan biri, ürünü satın almadan önce deneyimleyebilmek. Teknoloji ekiplerimiz artırılmış gerçeklik ile bu sorunu en aza indirmek için çalışıyor. “Yüzünde Gör” uygulamamızla müşterilerimize kişiselleştirilmiş bir kullanıcı deneyimi sunuyoruz. Hepsiburada uygulamasını indiren kullanıcılar, seçtikleri ürünleri yüzlerine tutarak kozmetik ürünlerinin veya diğer ürünlerin üzerlerinde nasıl göründüğünü görebiliyor. “Evinde Gör” uygulaması ile artırılmış gerçeklik kullanarak akıllı telefonunuz veya tabletinizle evinizde gezinebiliyor, satın almayı planladığınız mobilyaların yaşam alanınızda nasıl görüneceğini deneyimleyebiliyorsunuz. Bu alandaki yatırımlar arttıkça, artırılmış gerçeklik giderek gerçek bir deneyime benzer hale gelecektir. Ayrıca Hepsiburada hakkında yorum yapmaları için müşterileri yapay zeka ile etkinleştiriyoruz. Yukarıda bahsettiğim “Akıllı Şef” uygulamamızı da örnek verebiliriz.
Kişisel olarak teknolojiye ilgili olduğunuzu düşünüyoruz. Bu bağlamda, hangi teknoloji ürünlerini kullanmaktan keyif alıyorsunuz?
Kişisel olarak sağlık ve yaşam kalitesiyle bağlantılı teknoloji ürünlerini seviyorum. Hem yaşamda hem de işte sürekli gelişimin hayranıyım. Bunu uygulamak için bantlar, saatler, yüzükler, takip uygulamaları gibi akıllı ölçüm araçlarını kullanmayı seviyorum. Bu nedenle bu gibi cihazları sağlığımı ölçmek, analiz etmek, iyileştirmek ve kontrol etmek için kullanmayı tercih ediyorum. Gerçekten sevdiğim cihazlardan biri uyku döngülerini, nabzı takip edebilen ve hatta vücut sıcaklığını ölçebilen Oura yüzüğü. Bir sonraki adım olarak akıllı bir yatağı test etmeyi planlıyorum. Piyasada siz uyurken vücut ısısını otomatik olarak kontrol edebilen ve uygun bir iklim kontrolü ortamı yaratabilen yeni modeller var.
Son zamanlarda çok fazla bilgisayar oyunu oynamıyordum ama düzenli olarak oyun dünyasındaki haberleri büyük bir ilgiyle takip ediyordum. Önünde uzun bir yol olduğuna inandığım şeylerden biri de sürükleyici oyunlar. VR ve AR alanında son aylarda daha düşük seviyelere gelindi. Ancak Vision Pro ile Apple’ın yeni sürümleri ve Big Tech’in sürekli yatırımları ile önümüzdeki yıllarda bir sonraki devrimi göreceğimize inanıyorum.